sanki böyle ne bileyim
birden bire sanki
her şey tersine gidecekmiş gibi
bir iki üç dört derken
dört üç iki bire düşecekmişiz gibi
her şey üstüme geliyor
mars, jüpiter öyle böyle değil
deli olmak için sebep çok
sebepleri sevmiyorum
seni çok seviyorum
yalnız seni seviyorum
günlerden de ekim üstelik
aylardan çarşamba
saat yirmi beş falan
ertesi gün kasım oluyor birden
kasılıyor bütün sinirler
geriliyoruz toplum olarak
toplumcu gerçekçi bir yanım olsaydı
yine seni yazardım en soyut halinle
üstüme bir de hırka alırdım güzelce
havaların soğuması falan önemli değil
sen yoksan bize her yer taksim
durup dururken bir felsefeye sarıyorum
bir sarıyorum, bir karıştırıyorum ortalığı
marx'tı, weber'di okuyorum bir solukta
freud'dan hazzetmiyorum bu aralar
havalar da soğudu, kış kapıda
alacağız içeri bir aralık bulsak
sakince şarkılar söylüyor zeki müren
karıştırıyoruz, ipin ucunu kaçırıyoruz
sıçrıyoruz sonra uykumuzun içinden
bir rüyaya düşüyoruz ki,
bin gerçeğe değişmem, anlatamıyoruz
lazım da değil zaten, sizi ilgilendirmez...
işinize bakınız lütfen...
Osman Coşkun