Siz sever misiniz bilmem ama ben insanları gözlemlemeyi çok severim. Bunu kötü bir gözle değil daha çok olaylara psikolojik ve davranışsal olarak nasıl tepki verildiğine bakmak açısından yaparım. Bir kafede oturup etrafımda olan biteni izlemek, insanların telaşını görmek ya da mutluluklarına şahit olmak; günün koşuşturmacası içinden sıyrılmama neden olur.
Çok gariptir ki son zamanlarda gördüğüm ve yollarımın kesiştiği birçok insanın birbirine çok benzediğine şahit oldum. Üstelik yalnızca dış görünüş olarak değil fikir olarak da çok benzer buldum herkesi.
Hayallerin, isteklerin, giyim tarzının, konuşma şekillerinin ve hatta bilginin bile insanların içinde benzer şekillerde var olması çok garip geldi bana. Popüler bir bilgiyi herkes biliyor fakat kimse, hiçbir şey üzerine araştırma yaparak kendi emeğiyle yeni şeyler öğrenmiyor. Ya da herkes güzel giyiniyor fakat tarzlar ve yüzler birbirine o kadar benziyor ki özgünlük kalmıyor.
Geçen gün okuduğum güzel bir yazıda “Herkes ya zengin ya fakir, ya çok biliyor ya cahil” gibi bir cümleye denk geldim. Bahsettiğim konuya da çok uyumlu buldum. Üzerine düşününce gerçekten güzel olmak yerine özgün olmanın, herkesin bildiği bilgiyi bilmek yerine sizi bilgin ve entelektüel yapacak bilginin daha değerli olduğunu anlıyorsunuz.
Hazır 2022’nin ilk günlerindeyken ve önümüzde koca bir yıl, yeni bir sayfa varken; yıllık hedefini belirlememiş olanlara bir tavsiyem var. Bu yıl sıyrılın. Sizi siz yapmayan her şeyden, sevmediğiniz ama popüler olduğu için aldığınız her giysiden, sizi mutsuz eden her insandan, sıradan bulduğunuz herkesten ve her şeyden sıyrılın. Hayatı daha hafif ve daha kaliteli yaşayın, yaşayalım.
Dilerim bu yazıyı okuyan sizlerin hatta bu yazıyı okuyan “senin” yeni yılı diğer yıllarından kat kat güzel, sağlıklı, huzurlu geçer. Kendimiz gibi ve özgün olduğumuz nice yıllara.