İlkokul dönemlerimizden bugüne kadar avcı-toplayıcı toplumlarda avlanma görevini yalnızca erkeklerin üstlendiğini ve erkeklerin bu konuda tartışılmaz yeteneklerinin olduğunu öğretmişlerdi bizlere. Fakat yıllar sonra keşfedilen bulgulara göre gerçeğin pek de öyle olmadığını, kadınların da çok iyi birer avcı olduğunu görme fırsatı bulduk.
ScienceAdvances’da yayımlanan bir araştırmaya göre 9 bin yıl öncesine ait mezarlarda erkek avcı kemikleri kadar kadın avcı kemiklerine de rastlandığı açıklandı. And Dağları’nda keşfedilen, özenle geliştirilmiş taş aletlerin ve mızrakların kadınlar tarafından kullanılarak kalabalık av törenlerinde yer aldıkları ve iyi birer avcı oldukları tespit edildi.
Farklı kaynaklarda hala avlanmanın yalnızca erkekler tarafından yapıldığı öne sürülse de son araştırmalar büyük av törenlerinin %41’ini kadınların oluşturduğunu göstermekte. Bu da dönemine göre hatta içinde bulunduğumuz zamana göre bile oldukça büyük bir oran.
Bu veriler bize; geçmiş dönemlerde kadının toplumdaki yerini, önemini ve gücünü kanıtlar nitelikte.
Tarihin karanlık dönemlerinde bile kadın ve erkek birlikte, ahenk içinde çalışabiliyorken; ne yazık ki günümüzde (Dünya Bankası’nın Girişimcilik Araştırması’na göre) iş yerlerinde tam zamanlı çalışan kadınların oranı %21,9. Kadın yöneticilere sahip şirketlerin oranı ise %0,3.
Umarım 9 bin yıl önce avlanan, Kurtuluş Savaşı’nda büyük kahramanlık gösteren ve daha nice başarılar elde eden kadınlarımızın gücü her geçen gün durmaksızın daha da artar ve gelecek nesillere ışık olur. Geleceğin geçmişi aratmaması umuduyla.