Mersin, cehennemin provasını daha öte tarafa göç etmeden biz futbol mecnunlarına gösterircesine yine çok sıcak, nefes almakta zorluk çekiyoruz. Boğucu sıcak nemle birleşince boncuk boncuk terlemek kaçınılmaz oluyor. Tanrı’nın gazabına uğramış hissediyor insan arada o Akdeniz’in inceden esintisi olmasa. Futbol için de izleyicisi için de zorlu bir imtihan.
***
Futbolun o engin kuşatıcılığının en belirgin özelliklerinden biri olan “cemaatleşme” duygusu turnuvalarda ete kemiğe bürünerek daha belirgin bir hal alıyor.
Futbola en kalbi duygularla amel eden bir futbolsever olarak,Mersin Mezitli Belediyesi tarafından organize edilen köyler arası futbol turnuvasına izlemek için etrafı aziz Toroslarla kaplı Kocayer'den toz toprak içinde ufaktan yol alıyorum.
***
Fındık Yaylası’nda yer alan futbol sahasına yaklaştıkça yol kenarlarına park edilmiş arabaların çokluğu göze çarpıyor. Yayladan, komşu köylerden ve şehrin uzak noktalarından gelen futbol dilencileri bunlar.
Turnuvanın sahne alacağı saha, Torosların eteklerinde konumlanıyor. Yer yer çorak, yer yer yeşil ve de tellelerle çevrili olan alan her türlü fanteziye hazır konumda…
Tribünler 4-5 basamaktan oluşuyor. Üstü çadırla örtülmüş. (Buna rağmen Mersin’in sıcağı futbola Salih duygularla amel etmeye çalışan taraftara sıkı bir imtihan sunuyor ) Burada tribünler çok belirgin değil iken son zamanlarda yapılan tadilatla ana tribün modern bir görünüme getirilerek güneşten korunma şansı tanıyor.
Ana tribün dışında mücadeleleri izleyen taraftaftar hayata dair daha çok şey vadetmektedir.
Yaylacının biri gelişine sandalye atar, tarlada sulama işini tamamlayan çiftçi şemsiyesiyle, terden renk atan şapkasıyla ya da traktörün üstünden çekirdek kolayla tribünü hayatın tam içine sokar.
***
4-5 basamaklı ve çadırla örtülü, giriş çıkışı olmayan ve hayatla fena etkileşim halinde olan sahanın hemen yanında seyyar tezgâhlar da yerini almış durumda. Tezgâhta tantuni, çay, bici bici bir çok lezzet yer alıyor. (Futbolsever sahanın hemen yanına kurulan bu stantla yeme- içme ihtiyacını karşılıyor.)
Futbol mecnunu için her şey hazırdır uğruna bahçeden tarladan kaçtığı takımının sahada olmasının dışında.
***
Mersin Mezitli Belediyesi’nin geleneksel olarak düzenlediği Köyler Arası Futbol Turnuvası’nda takımlar birtakım futbolcu devşiriyor. Transferi tahmin ettiğiniz gibi köy ve kasabanın nüfuzlu ismi yapıyor. Örnek olarak bizim tarafı olduğumuz Kocayer, nüfuzlu bir avukat sayesinde 7-8 futbolcu transfer etmiş. Futbolcular Bal ve Amatör Liginin yanında köyden insanlar.
Rakip Kuyuluk Kasabası… Maçın daha başlangıcında Kuyuluk yan hakemin ofsayt vermesine rağmen orta hakem golü vermesiyle 1-0 öne geçiyor. Tartışmalı pozisyona köylüler 1-2 metre uzaklıktaki hakemlere tepkilerini gösteriyor. “Edeletli ol hakem edeletli” Golün ardından Kuyuluk bir gol daha atarak ilk yarıyı 2-0 önde kapatıyor.
2.yarı iyi futbol dilencileri için muhteşem bir geri dönüşe sahne oluyor. Kocayer kaleyi iyiden iyiye yoklamaya başlıyor. Takım bir penaltı kaçırmasına rağmen nefis bir organize atakla durumu 2-1’e getiriyor.
Maç devam ederken 7 numaranın bu takım için iyi olmadığını söylediğimde yanımda bulunan köylü duruma hemen itiraz ediyor. “7 Numarada ne filimler var ne filmler! Bir top gelse görürsün.” Bu cevapla yetinmeyen köylü devam ediyor: “7 numara çok derin futbolcu. Bir ara pas atsalar fırtına gibi kimse tutamaz”
Ben 7 numara ile ilgili eleştirilerimi noktalıyorum.
Ardından Kocayer’de 23 numaralı oyuncu inanılmaz bir bilek hareketiyle girdiği ceza sahasında düşürülünce hakem meşin yuvarlağı gösteriyor. Penaltı bu sefer kaçırılmıyor ve durum 2-2.
Kocayerli oyuncular muhteşem bir geri dönüşe imza attığı için çok mutlular. Ta ki Kuyuluk’un uzatmalarda son numarasını yapana kadar. Maçı 3-2 kaybediyoruz. Ama tribünlerde bulunanlar için bir üzüntü yok. Tam tersine böyle bir geri dönüşe imza attıkları için müteşekkirler.
***
Yılın büyük bir bölümünde Kocayer'in yüksek kesimlerinde şeftali, zeytin ve sebze yapmanın yoğunluğunda o çok sevdiği limonlu sodasını bile içemeyen eniştemin sözleriyle yazıyı bitirecek olursak “Maça kazanmak için çıkmak oyunun doğasına aykırı.“
Bizim derdimiz ustanın da ifade ettiği gibi güzel futbol, kim olduğuna bakmaksızın!
Mersin’in bu cehennem sıcağında futbola salih duygularla iman eden inananlar için ne dense azdır. Onları şehrin diğer köylerinden kazasından getiren ne? Elbette futbolun kolektif gücü… Cemaat olmanın, birlik olmanın gücü… Bu yerel ve özel turnuvalarda inanan futbol dilencileri dertlerinden kederlerinden bir nebze uzak kalarak kalabalıktan feyz almaya çalışıyor. Az şey mi?