Gazeteci, gazetecilik mesleğini icra eden; güncel olaylar, akımlar, konular ve kişiler hakkında veri toplayıp, araştırıp olabildiğince tarafsız bir şekilde yayımlamaya gayret gösteren kişidir.
Bunu yaparken siyaset, ekonomi, bilim, magazin gibi çok çeşitli konular üzerine çalışabilir.
Kentin yöneticileriyle bire bir temas kurarak doğru bilgiye ulaşır.
Gazetecilik etiği doğrultusunda araştırma yapar, toplumla iletişim kurar, bilgi toplar, elde ettiği bilgi ile haberini oluşturur.
Ama ne hikmetse son yıllarda gazetecilere karşı farklı bir tutum takınıldı.
Bir önyargı diyebiliriz.
Gazeteciler güzel işler yaptığında herhangi bir takdir görmezken,
Herhangi bir eleştiri yaptıklarında ise çok sevilmezler.
Tabi bu benim dediğim bu meslekten geçinen arkadaşlarımdan bahsediyorum.
Çünkü kendini gazeteci diye tanıtan çok kişi var.
Gazeteci, cebinde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının kartını taşıdığı kişilerdir diyebiliriz.
Geçtiğimiz günlerde bir haber için yolum Süloğlu’na düştü.
Gitmişken doğal olarak İlçenin kaymakamı ve belediye başkanına da uğramak istedim.
İlk olarak gazeteci bir arkadaşımla Kaymakam beye gittik,
Kaymakam bey yerinde yoktu, oradaki görevli arkadaşımız ‘şimdi gelecek buyrun oturun’ dedi.
Biz de oturduk beklemeye başladık.
Birkaç dakika sonra kaymakam bey geldi.
Tabi biz özel kalemin odasında bekliyoruz.
Yaklaşık 20 dakika kadar bekledik,
Oradaki arkadaşlara, ‘bizim geldiğimizi söylediniz mi? dedim evet bilgisi var dediler.
Yani belki bir görüşmesi olabilir diye düşünerek birkaç dakika daha bekledik.
Baktım ne bizi içeriye davet eden var.
Ne de kusura bakmayın beklettik ama bişey içer misin? Diye soran
Bizim örf ve adetlerimizde kapımıza kim gelirse gelsin ağırlanır.
Burası devletin temsil edildiği bir makam ve oraya toplumun nabzını tutan gazeteciler gelmiş.
Yaklaşık yarım saat kadar bekledik ve oradan ayrıldık.
Belediye başkanının yanına girerken kaymakamlıktan aradılar.
Buyrun kaymakam bey sizi bekliyor dediler. Ama biz başkanın makamına girmek üzere olduğumuzdan tekrar geri dönmedik.
İlçe Belediye Başkanımızın yanına gittik ve demli bir çayını içerek kısa bir sohbet ettik.
Biz başka bir ülkenin gazetecisi değiliz.
Bizler yaşadığımız şehrin ve ülkenin kalkınması için üzerine düşen görevi yerine getiren kişileriz.
Hem de çok komik rakamlara bunu yapıyoruz.
Biz kendi çıkarımızın değil halkın çıkarını ön planda tutuyoruz.
Bir yanlış varsa da bunu haberleştirerek kamuoyunun takdirine sunan kişileriz.
Gazetecilik, demokrasinin olmazsa olmazıdır.
Halkın sesidir, mağdurun yanındadır.
Gazetecinin giremediği kapıdan vatandaş nasıl girecek,
Derdini kime anlatacak.
****************************
Edirne’de önceki akşam Trakya Gazeteciler Derneği’nin Bahri Dinar anısına çeşitli kategorilerde düzenlediği yarışmada dereceye giren meslektaşlarımıza ödülleri verildi.
Davet edilen protokol üyelerinin katıldığı ödül töreninde meslektaşlarımız ödüllendirildi.
Protokol üyelerinin konuşmalarıyla gazetecilik mesleğinin önemine dikkat çekildi.
Güzel bir gece oldu.
Bu gibi etkinliklerin çoğaltılması gerekir.
Emeği geçen tüm arkadaşlarımıza ve
bizi bu etkinlikte yalnız bırakmayan tüm protokol üyelerine teşekkür ederim.