Kurban bayramı nedeniyle resmi tatil 9 gün olarak başladı. herkes tatil moduna girdi ve tatilin keyfini çıkarmak isteyenler yazklıklara ya da sevdikelrinin yanına gittiler. Herşey çok güzel fakat herkesin tatil modunla olması biz gazetecilerin işlerini zorlaştırıyor. Haber yapmak için sıcaklarda oradan oraya koşturmak kolay değil.
Resmi işler için hayat durdu ülkemizde. Siz bir de 9 günün ardından devlet dairelerinde, bankalarda hele yine hastanelerde kuyruğu görün. Tatili yaparken çok güzel ama sonrası hepimize eziyet oluyor. Kuyruklar uzuyor, işler gecikiyor. Bir de hepimiz için söylüyorum, herhangi bir iş yapılacak, adı hiç önemli değil, her ne olursa olsun, "BAYRAMDAN SONRA YAPALIM. BAYRAM GEÇSİN O İŞİ HALLEDELİM" vardır bizde. Yav şimdi niye yapılmıyor. bayramdan önce olunca ne oluyor. Niye işlerimizi sallıyoruz. Bunu da hiç anlamış değilim. Yani yorgun mu düşüyoruz acaba, "şimdi beni kuğraştırma bayramdan sonra bakarız" moduna giriyoruz.
Evet artık bayram arifesindeyiz. Bayram namazından sonra herkes kurbanını kesecek. İlgili yerlere dağıtımıı yapacak. Dinimizin en güzel bayarmıdır bence, çünkü hayır vardır. Paylaşmak vardır, ibadetin en güzelidir paylaşmak. O yüzden herkes önceliklle ihtiyacı olanlara vermelidri kurban etlerini. Ona göre paylaştırmalıdır. Bizim en güzel yanımız merhamettir. Her anlamda arkadaşımıza, komşumuza ve akrabamıza yardım etmektir. Paylaşmak insalara huzur verir. O yüzden bir kurban bayramına girerken paylaşmanın önemini dikkat çekmek istedim. Şimdiden herkese iyi bayramlar diliyorum. Bayramlarda sevdiklerimizi ve büyüklerimiz unutmayalım... kalın sağlıcakla.