Bugün 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 109’uncu yılını hem kutluyoruz, hem de şehitlerimizi anıyoruz. Ülkenin dört bir tarafında bu zafer kutlanırken öte yandan da şehitlerimizi de anıyor ve dualar ediyoruz. Benim en çok üzüldüğüm Çanakkale gibi destansı bir savaşın taraf olmadan tüm şeffaflığı ile film yapılmamasıdır. Zaten uzun süren bu savaşta yaşanılan acı tatlı olarak bizlere anlatılan öyküler çok çarpıcıdır sadece bir tanesinden yola çıkılsa mükemmel filmler ortaya çıkar. Bu anılarla ilgili bir tek Russel Crowe galiba gelip bir film yaptı. Ama bunun gibi onlarcası yapılabilir. Onun da sebebi Crowe sanırım Avusturya asıllı diye biliyorum. Yani bir bağlantısı olmasa onun da pek ilgisini çekmeyebilirdi diye düşünüyorum.
Çanakkale Savaşı’nı anlatan öyküler dendiği zaman belki de ilk akla geleni Seyit Onbaşı’nın hikâyesidir. 1909 yılında orduya katılan ve Balkan Savaşları’nda da mücadele eden Seyit Onbaşı; Çanakkale Savaşı’nda da topçu birliğinde askerlik yapmıştır. Rumeli Topçu Birliğinde bulunan tek top vincinin arızalanması üzerine, insanüstü bir gayret gösteren Seyit Onbaşı; yerde duran topu sırtlayarak bataryaya yüklemeyi başarmış ve yaptığı atışla düşman gemisini etkisiz hale getirmiştir.
Bunun gibi hem kahramanlık öyküleri hem de her iki siperde yaşanan kısa dostluklar bizleri hep etkilemiştir. Ateş kes anında birbirlerine sigara vermeleri ya da başka bir sebepten dolayı yardım ettikleri bizlere anlatılmıştır yıllarca. Çok ilginç 15 dakika önde kurşun sıktığın düşmanına yardım edilebilen bir durum oluşuyor ya da onun siperine sigara atabiliyorsun. Ama bunun en büyük sebebi düşmanın kahramanlığına saygı duyuyorsun. Siperlerde verilen mücadele her iki tarafı da etkiliyor ve sonunda onlar için kaçınılmaz olan bu savaşta ilginç diyaloglar yaşanıyor. Çanakkale'de hayatını kaybeden Anzak askerlerini “Onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.” diyerek bağrına basan ve bugün dünyanın paylaştığı acılarla baş etmek için bize ilham olan Atatürk'ü ve tüm vatan evlatlarını saygıyla anıyorum. Kalın sağlıcakla…