Son günlerde artan trafik kazaları, yaya geçidinde insanlara yol vermeyen vızır vızır geçen taksiler, araç sahibi vatandaşlar. Her gün üzücü bir haber almaktayız, yetmiyormuş gibi katledilen tarihi eski evler durmadan yakılıyor kül oluyor tarihimiz. Zor zamanların içinden geçerken birbirimize saygımızı sevgimizi tahamülümüzü iyice yitirdik, yitiriyoruz . Gençler bir taraftan eğlenelim derken, motorsiklet üzerinde ağır yaralanıyor, anaların, babaların yürek sızıntısı dinmiyor. Her kahredici haberi alırken hep birlikte üzülüyoruz. Hiç birimiz duyarlılığımızdan bir haberdarız. Haklıyız da biraz geçim derdi, ülkenin hali derken ……
Nefret ediyorum trafikteki katillerden, bunu bir matrahmış gibi anlatanlardan.
Boş geçen zamanlardan, zaman bu kadar değerli iken boşa harcayanlardan.
Yüksek sele atılan kahkahalardan ve kahkahalara kötü kötü bakanlardan.
Sürekli yerlere tükürenlerden , fobiklilerden.
Eğlenceyi bilmeyenlerden, bildiğini sananlardan.
İçkiyi su gibi tüketip, şişede nasıl durmayınca nasıl oluyormuş’un şovunu yapanlardan.
Hiçbir şeyden ders almayıp da her şeyi sürekli hale getirenlerden.
Uyuşturucudan ve kullanandan.
Sürekli bu gri ve kasfetli havadan.
Kış yüzünden ayaklarımızın özgürlüğünü kısıtlayan çoraplardan.
Özgürlüğümü kıstlayan her şeyden.
Her şeyi pembe görmek için çabalayıp her şeye ve herkese ‘’ ama çok iyi ‘’ deyip de gerçek iyiyi ve kaliteyi sürekli ıskalayanlardan.
Yalan yanlış haberlerden , onlara inanlardan anı anına tutmayanlardan haksızlıktan.
Pazartesi neşeli başlasa iyi olur deyip yinede böyle bir yazı yazmaktan.
Bu listenin artık bitmesini istiyorum ama hiç bitmeyecekmiş gibi olmasından.
Kısacası sevgili okurum, artık kabuğumuzdan sıyrılmalı ve gün yüzüne çıkış, içimizdeki kötüler ile savaşıp, güneşi yeniden göreceğimiz güzel günlere ermemiz temennisi ile ….
sevgi ve sağlıkla kalın…