Asgari Ücret Tespit Komisyonu, yeni yılda geçerli olacak asgari ücret rakamını belirleme çalışmaları kapsamında önceki gün 3. kez toplandı. Yaklaşık 20 gün önce başlayan görüşmelerde artık sona gelindi. Toplantı sonrası açıklamalarda bulunan işçilerin temsilcisi TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, resmi tekliflerinin 9 bin TL olduğunu vurgulayarak, 9 bin TL altında verilecek rakamı kabul etmeyeceklerini söyledi.
Bakıldığında 9 bin TL güzel para, ancak ilk açıklandığında 5 bin 500 TL’de güzel paraydı. Öncesinde ürünlere o kadar çok artış geldi ki, asgari ücretli çalışanların zamlı maaşları ceplerine girmeden eridi.
Dünya genelinde yaşanan bir ekonomik kriz var. Bunu ülkemiz de yaşıyor. Kimse çıkıp da hayat pahalılığı yok gibi cümleler kuramaz, bir anlamı olmaz. Çünkü çarşı pazara çıktığımızda fiyatları görüyoruz. Burada altının çizilmesi ve denetlenmesi gereken bir konu da fırsatçılık yapan firmalar, işletmeler. Adına ne derseniz diyin. Bir ürün almaya gidiyorsunuz. Genelde bir ürün almak isteyip de fiyatı pahalı bulunca genelde satıcı size; “girdi maliyetleri arttı, benzin arttı, asgari ücret arttı. Ondan fiyatlar yükseldi’ şeklinde cevap veriyor.
1 Temmuz 2022 tarihinde asgari ücrete zam geldiğinde bu cevabı anlayabiliyorduk. Çünkü işçi giderleri arttı, benzin sürekli yükseliyor, fiyatlar neredeyse her hafta değişiyordu. Bundan dolayı da marketler ve işletmeler zam yapıyordu.
Son 2-3 aylık dilime baktığımızda ise fırsatçılık adı altında anlatmak istediğim olayı yaşıyoruz. 30 lira olan benzin 18 liraya düştü. Temmuz ayından sonra işçi giderleri artmadı, girdi maliyetleri uzun bir süredir aynı şekilde ilerliyor. Mantıklı bakmak gerekirse girdi maliyetleri artınca yükselen fiyatların girdi maliyetleri azalınca da düşmesi gerekiyor. Peki ne oldu benzin 30 liradan 18 liraya düşünce fiyatlar mı düştü? Aksine yine aynı şekilde yükselmeye devam etti. Fırsatçılık yapanların çok sıkı şekilde denetlenmesi ve en ağır cezaların verilmesi gerekiyor.
Asgari ücrete tekrar dönersek eğer, 10 bin 15 bin liraları konuşmak yerine alım gücümüzün güçlendirilmesi gerekiyor. Yoksa maaşın 5 bin lirayken, 20 tane aldığın ekmek, maaşın 15 bin lira olduktan sonra 15 ekmeğe düşüyorsa, ne anlamı var?