UNESCO Somut Olmayan Kültır Mİrası Listesinde yer alan Kırkpınar, açılış programında neden bu kadar sönük kaldı? Cuma günü ağa karşılaması ile başlayan program Atatürk anıtı ile devam etti. Pehlivanlar mezarlığı ve duadan sonra da akşamüzeri Sarayİçi'nde Kırkpınar Er Meydanı'nda güreşlerin başlaması törenle yapıldı. Her yıl Cuma günü açılış güreşlerine ve açılış törenine halkın davet edildiği ve ücretsiz olduğu halde tribünlerin boş olması tüm gazetecilerin dikkatini çekti. Her 3 arkadaşımdan biri niye bu yıl bu kadar sönük başladı bu Kırkpınar dediğini duydum.
Festival alanı Sarayiçi'nin eğlence kısmı zaten yaklaşık 6-7 yıldır eski o kalabalık dönemini yitirdi. Gündüz sıcakta bile yürümekte zorlandığınız dönemlerde dahi yoğun kalabalıklar olan Sarayiçi, şimdi sakin bir havada geçiyor. Bu yazımı Cumartesi günü yazdığımdan Pazar günü yoğunluğunun nasıl olacağını bilmiyorum. Ama eminim final güreşlerinin yapılacağı Pazar günü hem saha içi, hem saha dışı kalabalıklarla güzel bir organizasyonla sonlanır. Şimdi niye o zaman bu yazıyı yazıyorsun diyenler olabilir, burada vurgulamak istediğim; Pazartesi Kıkrpınar'ın festival boyutu başladı, bunun açılışı bu yıl yapılmadı. Olabilir, yapılmayabilir. Ama bizim yaptığımız bu haberler, yapılan organizasyonun Edirne'de başladığının duyurusu niteliğinde oluyordu. Sonraki günlerde festivale ya da güreşlere gelmek isteyenler programını ona göre yapıyor ve kentimize geliyordu, diye düşünüyorum.
Tabi bu yukarıda bahsettiğim durum ilginin neden az olduğuyla alakalı bir düşünce olarak yazılyorum. Kesin bir yargı ile size öyledir, bundan dolayıdır diyemem. Yani öte yandan reklam boyutu biraz daha etkili olabilecek girişimlerle iyi sonuçlar alınabilirdi. Kırkpınar büyük bir kültür, Edirne'de yapıldığı ve yaşatıldığı doğrudur. Bu büyük kültür tek bir kuruma yıkılmamalı, buna ilgili kurumlardan destek olunmalıdır. Organizasyonu yapan belediye kısıtlı imkanlarla yapmaya çalışıyor. Bizim ata sporumuz ve efsane olan Kırkpınar Yağlı Güreşleri'ne daha çok sahip çıkmalıyız. Tabi bunu yaparken belediyenin de hataları ya da yanlışları olabilir. Örneğin 'Bunu biz yapıyoruz, bizim istediğimiz doğrultuda olacak, ne dersek o olacak. Bu organizasyonu biz yapıyoruz. İstediğimizi alırız, ya da davet ederiz, istemediğimizi almayız." Şeklinde hareket edilmemelidir. Sonuç olarak kimse küstürülmemelidir. Çünkü Kırkpınar gibi büyük değer tüm Edirnelinin, tüm Türkiye'nin bir değeridir. En iyi şekilde yapılması ve tüm kurum ve kuruluşların sahip çıkması gerekir. Gelecek nesillere de aynı şekilde aktarılmalı ve yaşatılmalıdır. Kalın sağlıcakla...