Haber-Fotoğraf: Umut IŞIK
Barış Pınarı Harekâtı’nı konu alan söyleşiye Türk Ocakları Şube Başkanı Yakup Öz, Özdemir Akbal, İYİ Parti İl Başkanı Ekrem Demir, MHP İl Başkanı Zakir Tercan, Ak parti Merkez İlçe Başkanı Cem Kürkçü, Büyük Birlik Partisi İl Başkanı Arif Köroğlu, Muharip Gaziler Derneği Başkanı Ahmet İsmailoğlu, Halk Eğitim Müdürü İlhan Dinç ve vatandaşlar katıldı.
Açılış konuşmasını yapan Türk Ocakları Edirne Şubesi Başkanı Yakup Öz, “ Ülkemizin başına bir takım dış çevrelerle onların uzantıları tarafından ikinci İsrail Projesi’ne giden yollar döşenmeye çalışıldı. Nihayet 15 Temmuz’da, Türkiye’ye yöneltilen derin darbe operasyonuyla “ordu millet” vasfını haiz Türk Milleti, ağır bir tahribata maruz bırakıldı. Buna rağmen Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarını başarıyla yapan silahlı kuvvetlerimizi şimdi de sözde müttefik ABD’nin İŞİD ve DAEŞ sopasını göstererek semirttiği, destekleyip donattığı, gizlemek için SDG adını verdiği PKK’nın Suriye Kolu PYD/YPG’nin Suriye’nin kuzey ve kuzeydoğu kesiminde oluşturduğu fiili yapıyı ortadan kaldırmak için kararlı bir harekât yaptı.
Özellikle Türk Milliyetçilerinin, bu hususlarda Türkçü görünümlü bazı karanlık çevrelerin tahriklerine karşı uyanık olmaları şarttır. Milli devlet, üniter yapı bizim kırmızıçizgimizdir.
Bu çerçevede, etrafımızda olup bitene bigâne kalmamıza kesinlikle izin vermeyen tarihimiz ve coğrafyamızın gereklerini yerine getirmek de millet ve devlet olarak üzerimize farzdır.
Bu kritik kavşakta içerideki politik yaklaşım ve görüşlerimiz ne olursa olsun Devletimizin ve Ordumuzun yanında olmak, milli bir görevdir. Siyasi duruşumuz ne olursa olsun, iç işlerimize apaçık bir müdahale olanlara karşı, tavır takınmak zorundayız. Unutmayalım ki tarih ve coğrafya bizim için kaderdir. Bu topraklar gafleti, aymazlığı, ihmali kaldırmaz. Yüz yıl önce Türk’ü bu topraklardan geldiği yere sürme emeliyle bize saldıran zihniyet bugün de bizim için hayırlı düşünceler beslemiyor elbette. Amma velâkin işin sorumluluğu bizdedir. Güçlü olmak, ayakta durmak ve bu topraklardaki tarihimizin hakkını vermek, kardeşliğimize halel getirmeye yönelik girişimlere karşı birliğimizi güçlendirmek zorundayız. Türk milleti bunu yapacak güçtedir. Kahraman Mehmetçik’e zafer temenni ediyorum. Allah yar ve yardımcıları olsun” dedi.
“TÜRKİYE’YE YANSIMASININ ÖNEMİ”
Sunumlarını gerçekleştirmeden gazetecilere açıklama yapan Özdemir Akbal, “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekası açısı açısından son derece önemli bir operasyon yürütülüyor. Barış Pınarı operasyonunun gerçekleştirilmesi için nasıl, hangi şartlar oluştu, daha önce Fırat’ın batısına yapılan 2 operasyon söz konusu. Bununla birlikte ele alıp daha sonra Barış Pınarı Operasyonunun gerekliliklerini, hangi şartlar arasında gerçekleştiğini ve uluslararası yansımalarında ne gibi etkiler uyandırdığını konuştuktan sonra muhtemel sonuçlarının gelecek döneme Suriye’nin bu ay sonunda yapılacak bir toplantı var Suriye Anayasa dönüşüm konseyi ve komitesiyle alakalı. Buraya nasıl bir yansıması olacağını konuşacağız. Şu anda imzalanmış bir muhtara ve mutabakat var. Bir soçi muhtırası var Rusya Federasyonu ile Türkiye Cumhuriyeti arasında. Bir de bir mutabakat var Amerika Birleşik Devletleri ile Türkiye arasında. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin yürütmüş olduğu denge politikası ve sahada uygulamış olduğu askeri harekâtın politik sonuçları bunlar. Her iki devlette açıklama sürecinde. Operasyona karşı Rusya’nın tonu biraz daha düşük olmak kaydıyla Operasyona karşı açıklamalar dile getirdiler. Fakat sonuç olarak şuanda Türkiye Cumhuriyeti Devletinin silahlı kuvvetleri 32 km derinlikte belli bir alanda varlık gösteriyor. Bundan sonraki vaziyette ise Cenevre’de gerçekleştirilecek Suriye’nin yeniden anayasasının nasıl yapılacağına dair gerçekleştirilecek bir toplantı söz konusu. Bu tek bir toplantıyla sonuca bağlanmayacak. Belki yılları alacak. Çünkü 2021’de yapılması beklenen bir Suriye’de seçim durumu var. Bu olayın nasıl gerçekleşeceğine dair kararlar alınacak. Türkiye’de hem masada diplomatik açıdan olması hem de sahada askeri açıdan olması elini şuanda kuvvetlendirmiş durumda. Türkiye’nin stratejik ikrarları ve bekası açısından olumlu sonuçlar doğuracağını değerlendiriyorum.
Barış Pınarı Harekâtı’nı konu alan söyleşiye Türk Ocakları Şube Başkanı Yakup Öz, Özdemir Akbal, İYİ Parti İl Başkanı Ekrem Demir, MHP İl Başkanı Zakir Tercan, Ak parti Merkez İlçe Başkanı Cem Kürkçü, Büyük Birlik Partisi İl Başkanı Arif Köroğlu, Muharip Gaziler Derneği Başkanı Ahmet İsmailoğlu, Halk Eğitim Müdürü İlhan Dinç ve vatandaşlar katıldı.
Açılış konuşmasını yapan Türk Ocakları Edirne Şubesi Başkanı Yakup Öz, “ Ülkemizin başına bir takım dış çevrelerle onların uzantıları tarafından ikinci İsrail Projesi’ne giden yollar döşenmeye çalışıldı. Nihayet 15 Temmuz’da, Türkiye’ye yöneltilen derin darbe operasyonuyla “ordu millet” vasfını haiz Türk Milleti, ağır bir tahribata maruz bırakıldı. Buna rağmen Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarını başarıyla yapan silahlı kuvvetlerimizi şimdi de sözde müttefik ABD’nin İŞİD ve DAEŞ sopasını göstererek semirttiği, destekleyip donattığı, gizlemek için SDG adını verdiği PKK’nın Suriye Kolu PYD/YPG’nin Suriye’nin kuzey ve kuzeydoğu kesiminde oluşturduğu fiili yapıyı ortadan kaldırmak için kararlı bir harekât yaptı.
Özellikle Türk Milliyetçilerinin, bu hususlarda Türkçü görünümlü bazı karanlık çevrelerin tahriklerine karşı uyanık olmaları şarttır. Milli devlet, üniter yapı bizim kırmızıçizgimizdir.
Bu çerçevede, etrafımızda olup bitene bigâne kalmamıza kesinlikle izin vermeyen tarihimiz ve coğrafyamızın gereklerini yerine getirmek de millet ve devlet olarak üzerimize farzdır.
Bu kritik kavşakta içerideki politik yaklaşım ve görüşlerimiz ne olursa olsun Devletimizin ve Ordumuzun yanında olmak, milli bir görevdir. Siyasi duruşumuz ne olursa olsun, iç işlerimize apaçık bir müdahale olanlara karşı, tavır takınmak zorundayız. Unutmayalım ki tarih ve coğrafya bizim için kaderdir. Bu topraklar gafleti, aymazlığı, ihmali kaldırmaz. Yüz yıl önce Türk’ü bu topraklardan geldiği yere sürme emeliyle bize saldıran zihniyet bugün de bizim için hayırlı düşünceler beslemiyor elbette. Amma velâkin işin sorumluluğu bizdedir. Güçlü olmak, ayakta durmak ve bu topraklardaki tarihimizin hakkını vermek, kardeşliğimize halel getirmeye yönelik girişimlere karşı birliğimizi güçlendirmek zorundayız. Türk milleti bunu yapacak güçtedir. Kahraman Mehmetçik’e zafer temenni ediyorum. Allah yar ve yardımcıları olsun” dedi.
“TÜRKİYE’YE YANSIMASININ ÖNEMİ”
Sunumlarını gerçekleştirmeden gazetecilere açıklama yapan Özdemir Akbal, “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekası açısı açısından son derece önemli bir operasyon yürütülüyor. Barış Pınarı operasyonunun gerçekleştirilmesi için nasıl, hangi şartlar oluştu, daha önce Fırat’ın batısına yapılan 2 operasyon söz konusu. Bununla birlikte ele alıp daha sonra Barış Pınarı Operasyonunun gerekliliklerini, hangi şartlar arasında gerçekleştiğini ve uluslararası yansımalarında ne gibi etkiler uyandırdığını konuştuktan sonra muhtemel sonuçlarının gelecek döneme Suriye’nin bu ay sonunda yapılacak bir toplantı var Suriye Anayasa dönüşüm konseyi ve komitesiyle alakalı. Buraya nasıl bir yansıması olacağını konuşacağız. Şu anda imzalanmış bir muhtara ve mutabakat var. Bir soçi muhtırası var Rusya Federasyonu ile Türkiye Cumhuriyeti arasında. Bir de bir mutabakat var Amerika Birleşik Devletleri ile Türkiye arasında. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin yürütmüş olduğu denge politikası ve sahada uygulamış olduğu askeri harekâtın politik sonuçları bunlar. Her iki devlette açıklama sürecinde. Operasyona karşı Rusya’nın tonu biraz daha düşük olmak kaydıyla Operasyona karşı açıklamalar dile getirdiler. Fakat sonuç olarak şuanda Türkiye Cumhuriyeti Devletinin silahlı kuvvetleri 32 km derinlikte belli bir alanda varlık gösteriyor. Bundan sonraki vaziyette ise Cenevre’de gerçekleştirilecek Suriye’nin yeniden anayasasının nasıl yapılacağına dair gerçekleştirilecek bir toplantı söz konusu. Bu tek bir toplantıyla sonuca bağlanmayacak. Belki yılları alacak. Çünkü 2021’de yapılması beklenen bir Suriye’de seçim durumu var. Bu olayın nasıl gerçekleşeceğine dair kararlar alınacak. Türkiye’de hem masada diplomatik açıdan olması hem de sahada askeri açıdan olması elini şuanda kuvvetlendirmiş durumda. Türkiye’nin stratejik ikrarları ve bekası açısından olumlu sonuçlar doğuracağını değerlendiriyorum.