Sınav öncesi uyku ve beslenmenize dikkat edin.
Sınav öncesi endişeli olunması çok normal. Kaygının ve sınav stresinin çok aşırı olmadığı sürece, dikkatimizi sürdüren ve bizi motive eden bir duygu olduğunu unutmayın.
Sınav sonucu ne olursa olsun hayatınızda başarılı bir gelecek için bu sınavın tek çareniz olmadığını, daha birçok şansınız olacağını unutmayın.
Sınav öncesi nefes egzersizi yapmak sakinleşmenizi sağlayacaktır. Yavaşça burnunuzdan derin nefes alıp ağzınızdan vererek elinizden geleni yapacağınızı düşünün.
Sınav sırasında odaklanma sorunu yaşıyorsanız farklı bir soruya geçin veya gözlerinizi kapatıp 5-10 saniye ara verin ve sonra yine devam edin.
Covid-19’a karşı önlem aldığınız sürece korunacağınızı düşünün ve panik yapmayın. Maske, el hijyeni ve sosyal mesafeye önem verin.
SINAV KAYGISIYLA NASIL BAŞ EDERİZ?
Covid-19 salgını nedeniyle özellikle son üç ayı zorlu geçen bir hazırlık sürecinin ardından yaklaşık 2,5 milyon genç, bu hafta sonu yapılacak üniversite sınavını bekliyor. Yaşadıkları sınav kaygısının üzerine bir de salgının sebep olduğu stres eklenen adaylar, bu kaygıyla nasıl başa çıkabilir? Uzmanlar, sınav kaygısıyla baş etmenin yollarını anlattı.
Kişinin yaşadığı duygu ile baş edebilmesi için öncelikle ne yaşadığını anlaması gerektiğinin altını çizen Uzmanlar, “Sınav kaygısı, öğrenilen bilginin sınav sırasında etkili biçimde kullanılmasını engelleyen ve başarının düşmesine yol açan yoğun kaygıdır. Kişi yaşadığı kaygının yoğunluğu sebebi ile performansını aktaramamaktadır. Sınav kaygısının gelişme durumunda kişi kendi benliğinin, karakterinin incelenmesi olarak algılanması durumunda da incelenme kaygısı denilen sınanma kaygısı da aktif olmaktadır” diye konuştu.
DUYGULARINIZI KABUL EDİN
Bireyin ilk olarak tüm duygularını olduğu gibi kabul etmesi gerektiğine dikkat çeken Uzmanlar, “Mutlu olmayı kabul ettiğimiz gibi ya da olağanlaştırdığımız gibi olması gereken bir duygu olarak tariflediğimiz gibi öfkeyi de endişeyi de kabul etmek büyük önem taşımaktadır. Günümüzde yaşadığımız kaygıların bir bütünü; tehdit ve tehlike algımız daha çok dış uyaran değil kendi zihnimizin ürettiği kaygılardır” dedi.
SINAVI SADECE SINAV ANI OLARAK DEĞERLENDİRMEYİN
Sınavı sadece sınav anı olarak değerlendirmenin kişinin sınav süreci boyunca sergilediklerini minimalize etmesine yol açtığını kaydeden Uzmanlar, “Sınav; sınav öncesi ve hazırlık dönemi, sınav anı ve sınav sonrası dönem olarak birden fazla parça halinde değerlendirilmelidir. Sınav öncesi; sınav anına değin atlatılan sayısız sözlü, yazılı, ödev teslimi, ders saatinde elde edilen bilgi birikimi gibi birden fazla parçayı barındırmaktadır. Sınava hazırlık ise; hazırlanılan sadece sınava yönelik yapılan çalışmadır. Sınav anı; sınav öncesi ve hazırlık sürecinde elde edilen birikimin aktarıldığı zamandır. Sınav sonrası dönem ise; sınav anının ardından kişinin kendi sınavını nasıl değerlendirdiği, etraf tarafından kendi sınavının nasıl değerlendirildiğine dair inancını, diğer kişilerin sınavlarını nasıl değerlendirdiğini, tercih dönemini kapsamaktadır. Sınavı tek bir bütün olarak değerlendirmek, birden fazla parçaya verilen emeği göz ardı etmeye ya da minimalize etmeye (küçüksemeye) neden olmaktadır” diye konuştu.
BAŞ ETME GÜCÜNÜZ KAYGILARINIZDAN BÜYÜK
Kişilerin, duydukları kaygı yükseldikçe, kaygı duydukları durum üzerindeki tehlike algısının baş etme güçlerinden daha büyük olduğuna dair inanç geliştirdiğine dikkat çeken Uzmanlar, “Bu noktadan çıkışla kişi; baş etme gücünü küçümsemekte/yetersiz bulmakta ve durum ile orantısız bir kaygı yaşamaktadır. Durum ile orantısız yaşanan kaygı ise bilginin yansıtılması noktasında sorunlara neden olmaktadır” dedi.
Uzmanlar, aday öğrencilerin sınav ve sınanma kaygısı ile baş edebilmeleri için önerilerini şöyle sıraladı:
Sınavın sadece bir andan (sınav anından) ibaret olmadığını kendinize hatırlatın!
Sınavın sonucu ile ilgili olumsuz düşüncelere odaklanmak, sınav sürecinde gösterdiğiniz çabayı minimalize etmenize neden olacaktır, unutmayın!
Çok konu var ama az zaman var düşüncesi kaygınızı arttıracaktır, unutmayın!
Sınavla kişiliğinizin değil, bilgi ve yeteneğinizi aktarmak için kullandığınız çalışma yönteminin değerlendirildiğini, unutmayın!
Unutmayın! Sınav sonucunda elde ettiğiniz puanlar değil gösterdiğiniz çaba kıymetli. Özetle, rakamlar değil siz kıymetlisiniz!
Sınavın sonucu ile ilgili olumsuz düşünceler zihninize geldiğinde, algı ve yorumlamanızı gözden geçirip kendinize yardım edin. Bunun için aşağıdaki birkaç örnek yararlı olacaktır:
“Yapamayacağım” yerine “Yapmaya çalışmak benim elimde ben elimden gelenin en iyisini yapmaya odaklanabilirim.”
“Bu sınavda başarısız olursam bir hiçim” yerine, “Sınavdan aldığım sonuç, sadece sınavın değerlendirilmesi, benim değil.”
“Sınavda başarısız oldum” yerine, “Ben değil, çalışma sistemim başarısız oldu.”
“Sınavı yetiştiremeyeceğim” yerine, “Zamanı kullanmak elimde, dikkatimi neler yapacağıma verirsem soruları yetiştirme şansım artar.”
GÜNLÜK TUTUN, DUYGULARINIZI PAYLAŞIN
Kökeni ne olursa olsun kaygıyla baş etmede duygu ve düşüncelere dair farkındalığı artırmak ve paylaşmak çok etkilidir. Akranlarla yapılan paylaşımlar bu konuda yalnız olmadıkları hissini pekiştirirken, aile ve öğretmenlerle yaptıkları paylaşımlar yol göstericilik adına etkili olacaktır. Düzenli olarak duygu günlüğü tutmak bunları dile dökmekte faydalı olacaktır. Son 3 günde duygularınızı düzenli olarak bir deftere yazın.
EVDE YAPILAN DENEME TESTLERİNDE MASKE TAKIN
Koronavirüs önlemleri kapsamında sınav ortamında maske ile oturulacağı için evde yapılan deneme testlerinde de maske takın. Çünkü sınavda maske takılması hiçbir öğrencinin bu zamana kadar deneyimlediği bir şey olmadığı için huzursuzluk yaratabilir. Evde deneme testlerini çözerken sınav ortamını oluşturup maske ile çözmek gerçek sınav gününe kadar alışmanızı kolaylaştıracaktır.
HOBİLERİNİZE DE ZAMAN AYIRIN
Sınav öncesi bu son günlerde; sınava hazırlanmanın yanı sıra evde keyif alacağınız hobisel aktiviteleriniz olsun; günde bir saat de olsa bunlarla da uğraşın. Bu aktivitelerin zihninizi rahatlatmada ne kadar etkili olacağını göreceksiniz.
BESLENME VE UYKUNUZA ÇOK DİKKAT EDİN
Evde çalışma ve eğitim süreci standart rutinin dışında bir beslenme ve uyku düzeni oluşmasına sebep oldu. Sınava kısa süre kalmışken sınav gün ve saatine uygun, standart rutinlerinizde bir düzen oluşturmak faydalı olacaktır.
SOSYAL MEDYA DİYETİ YAPIN
Uzmanlar, “Salgın sürecinde sosyal medyada birçok haber kirliliği oluştu ve aslında bunlar konuyla ilgili kaygımızı artırmakta, bizi negatif yönde etkilemekte. Özellikle sınava az bir zaman kaldığı şu dönemde bu tip haberlerden uzak kalmak iyi gelecektir. Son 3 gün sosyal medyadan uzak durun” diyor.
SOSYAL İLİŞKİLERİ GÜÇLÜ TUTUN
Sosyal ilişkilerin varlığı ve sıklığı kaygıyla baş etmedeki en güçlü araçtır. Bu süreçte arkadaşlarınızla görüntülü konuşma gibi yollarla sosyalliğinizi sürdürün, hem bu konuda yaşadığınız kaygıda yalnız olmadığınızı görecek, hem de sosyalliğin iyilik halinden faydalanacaksınız.
DÜZENLİ EGZERSİZ YAPIN
Evde izole kalınan süreçte fiziksel hareket kısıtlılığının yarattığı negatif etkileri de gözlemlemekteyiz. Evde, günde yarım saat de olsa egzersiz yapmayı ihmal etmeyin. Özellikle, kaygıyla baş etmeyi kolaylaştıracağı için yoga, meditasyon ve solunum egzersizleri yapın.
SON GÜN ÇALIŞMAYI BIRAKIN!
Sınav öncesi son gün yapılan çalışmalar kafa karışıklığına yol açabileceğinden, son günü çalışmak yerine zihninizi ve bedeninizi dinlendirmeye ayırın.
SINAVA DAİR VİRÜS BULAŞMA KAYGINIZLA İLGİLİ DÜŞÜNCE EGZERSİZLERİ YAPIN
Uzmanlar, “Önlemlerin alındığı, sosyal mesafe ve hijyen tedbirlerine uyulduğu takdirde güvende olacağınızı kendinize hatırlatın. Tüm bu önlemleri dikkate alın ve uygulayın” diyor.
SINAV GÜNÜ YAPILACAKLAR
Mutlaka sağlıklı bir kahvaltı yapın.
Sınava elinizden geldiği şekilde hazırlandığınızı düşünün.
Sınav kaygısını her öğrencinin yaşadığını, belli ölçülerde yaşamasının da normal olduğunu unutmayın. Dozunda kaygı, başarı yolunda itici güç olması sebebi ile gereklidir de. Kontrol edilemez olduğu noktada sorun yaratıcı ve başarıyı sabote edici olma özelliği taşır.
Ebeveynlerinizin olası kaygı ve korkularını çok büyütmeyin.
Covid’e karşı gerekli hijyen önlemlerinin alınmış olduğunu düşünerek endişelenmeyin.
Burnunuzdan derin nefes alıp yavaş yavaş ağzınızdan verin.
Sınavda çevreyle ilgilenmeyin, sadece kendinize odaklanın. (Haber Merkezi)
Sınav öncesi endişeli olunması çok normal. Kaygının ve sınav stresinin çok aşırı olmadığı sürece, dikkatimizi sürdüren ve bizi motive eden bir duygu olduğunu unutmayın.
Sınav sonucu ne olursa olsun hayatınızda başarılı bir gelecek için bu sınavın tek çareniz olmadığını, daha birçok şansınız olacağını unutmayın.
Sınav öncesi nefes egzersizi yapmak sakinleşmenizi sağlayacaktır. Yavaşça burnunuzdan derin nefes alıp ağzınızdan vererek elinizden geleni yapacağınızı düşünün.
Sınav sırasında odaklanma sorunu yaşıyorsanız farklı bir soruya geçin veya gözlerinizi kapatıp 5-10 saniye ara verin ve sonra yine devam edin.
Covid-19’a karşı önlem aldığınız sürece korunacağınızı düşünün ve panik yapmayın. Maske, el hijyeni ve sosyal mesafeye önem verin.
SINAV KAYGISIYLA NASIL BAŞ EDERİZ?
Covid-19 salgını nedeniyle özellikle son üç ayı zorlu geçen bir hazırlık sürecinin ardından yaklaşık 2,5 milyon genç, bu hafta sonu yapılacak üniversite sınavını bekliyor. Yaşadıkları sınav kaygısının üzerine bir de salgının sebep olduğu stres eklenen adaylar, bu kaygıyla nasıl başa çıkabilir? Uzmanlar, sınav kaygısıyla baş etmenin yollarını anlattı.
Kişinin yaşadığı duygu ile baş edebilmesi için öncelikle ne yaşadığını anlaması gerektiğinin altını çizen Uzmanlar, “Sınav kaygısı, öğrenilen bilginin sınav sırasında etkili biçimde kullanılmasını engelleyen ve başarının düşmesine yol açan yoğun kaygıdır. Kişi yaşadığı kaygının yoğunluğu sebebi ile performansını aktaramamaktadır. Sınav kaygısının gelişme durumunda kişi kendi benliğinin, karakterinin incelenmesi olarak algılanması durumunda da incelenme kaygısı denilen sınanma kaygısı da aktif olmaktadır” diye konuştu.
DUYGULARINIZI KABUL EDİN
Bireyin ilk olarak tüm duygularını olduğu gibi kabul etmesi gerektiğine dikkat çeken Uzmanlar, “Mutlu olmayı kabul ettiğimiz gibi ya da olağanlaştırdığımız gibi olması gereken bir duygu olarak tariflediğimiz gibi öfkeyi de endişeyi de kabul etmek büyük önem taşımaktadır. Günümüzde yaşadığımız kaygıların bir bütünü; tehdit ve tehlike algımız daha çok dış uyaran değil kendi zihnimizin ürettiği kaygılardır” dedi.
SINAVI SADECE SINAV ANI OLARAK DEĞERLENDİRMEYİN
Sınavı sadece sınav anı olarak değerlendirmenin kişinin sınav süreci boyunca sergilediklerini minimalize etmesine yol açtığını kaydeden Uzmanlar, “Sınav; sınav öncesi ve hazırlık dönemi, sınav anı ve sınav sonrası dönem olarak birden fazla parça halinde değerlendirilmelidir. Sınav öncesi; sınav anına değin atlatılan sayısız sözlü, yazılı, ödev teslimi, ders saatinde elde edilen bilgi birikimi gibi birden fazla parçayı barındırmaktadır. Sınava hazırlık ise; hazırlanılan sadece sınava yönelik yapılan çalışmadır. Sınav anı; sınav öncesi ve hazırlık sürecinde elde edilen birikimin aktarıldığı zamandır. Sınav sonrası dönem ise; sınav anının ardından kişinin kendi sınavını nasıl değerlendirdiği, etraf tarafından kendi sınavının nasıl değerlendirildiğine dair inancını, diğer kişilerin sınavlarını nasıl değerlendirdiğini, tercih dönemini kapsamaktadır. Sınavı tek bir bütün olarak değerlendirmek, birden fazla parçaya verilen emeği göz ardı etmeye ya da minimalize etmeye (küçüksemeye) neden olmaktadır” diye konuştu.
BAŞ ETME GÜCÜNÜZ KAYGILARINIZDAN BÜYÜK
Kişilerin, duydukları kaygı yükseldikçe, kaygı duydukları durum üzerindeki tehlike algısının baş etme güçlerinden daha büyük olduğuna dair inanç geliştirdiğine dikkat çeken Uzmanlar, “Bu noktadan çıkışla kişi; baş etme gücünü küçümsemekte/yetersiz bulmakta ve durum ile orantısız bir kaygı yaşamaktadır. Durum ile orantısız yaşanan kaygı ise bilginin yansıtılması noktasında sorunlara neden olmaktadır” dedi.
Uzmanlar, aday öğrencilerin sınav ve sınanma kaygısı ile baş edebilmeleri için önerilerini şöyle sıraladı:
Sınavın sadece bir andan (sınav anından) ibaret olmadığını kendinize hatırlatın!
Sınavın sonucu ile ilgili olumsuz düşüncelere odaklanmak, sınav sürecinde gösterdiğiniz çabayı minimalize etmenize neden olacaktır, unutmayın!
Çok konu var ama az zaman var düşüncesi kaygınızı arttıracaktır, unutmayın!
Sınavla kişiliğinizin değil, bilgi ve yeteneğinizi aktarmak için kullandığınız çalışma yönteminin değerlendirildiğini, unutmayın!
Unutmayın! Sınav sonucunda elde ettiğiniz puanlar değil gösterdiğiniz çaba kıymetli. Özetle, rakamlar değil siz kıymetlisiniz!
Sınavın sonucu ile ilgili olumsuz düşünceler zihninize geldiğinde, algı ve yorumlamanızı gözden geçirip kendinize yardım edin. Bunun için aşağıdaki birkaç örnek yararlı olacaktır:
“Yapamayacağım” yerine “Yapmaya çalışmak benim elimde ben elimden gelenin en iyisini yapmaya odaklanabilirim.”
“Bu sınavda başarısız olursam bir hiçim” yerine, “Sınavdan aldığım sonuç, sadece sınavın değerlendirilmesi, benim değil.”
“Sınavda başarısız oldum” yerine, “Ben değil, çalışma sistemim başarısız oldu.”
“Sınavı yetiştiremeyeceğim” yerine, “Zamanı kullanmak elimde, dikkatimi neler yapacağıma verirsem soruları yetiştirme şansım artar.”
GÜNLÜK TUTUN, DUYGULARINIZI PAYLAŞIN
Kökeni ne olursa olsun kaygıyla baş etmede duygu ve düşüncelere dair farkındalığı artırmak ve paylaşmak çok etkilidir. Akranlarla yapılan paylaşımlar bu konuda yalnız olmadıkları hissini pekiştirirken, aile ve öğretmenlerle yaptıkları paylaşımlar yol göstericilik adına etkili olacaktır. Düzenli olarak duygu günlüğü tutmak bunları dile dökmekte faydalı olacaktır. Son 3 günde duygularınızı düzenli olarak bir deftere yazın.
EVDE YAPILAN DENEME TESTLERİNDE MASKE TAKIN
Koronavirüs önlemleri kapsamında sınav ortamında maske ile oturulacağı için evde yapılan deneme testlerinde de maske takın. Çünkü sınavda maske takılması hiçbir öğrencinin bu zamana kadar deneyimlediği bir şey olmadığı için huzursuzluk yaratabilir. Evde deneme testlerini çözerken sınav ortamını oluşturup maske ile çözmek gerçek sınav gününe kadar alışmanızı kolaylaştıracaktır.
HOBİLERİNİZE DE ZAMAN AYIRIN
Sınav öncesi bu son günlerde; sınava hazırlanmanın yanı sıra evde keyif alacağınız hobisel aktiviteleriniz olsun; günde bir saat de olsa bunlarla da uğraşın. Bu aktivitelerin zihninizi rahatlatmada ne kadar etkili olacağını göreceksiniz.
BESLENME VE UYKUNUZA ÇOK DİKKAT EDİN
Evde çalışma ve eğitim süreci standart rutinin dışında bir beslenme ve uyku düzeni oluşmasına sebep oldu. Sınava kısa süre kalmışken sınav gün ve saatine uygun, standart rutinlerinizde bir düzen oluşturmak faydalı olacaktır.
SOSYAL MEDYA DİYETİ YAPIN
Uzmanlar, “Salgın sürecinde sosyal medyada birçok haber kirliliği oluştu ve aslında bunlar konuyla ilgili kaygımızı artırmakta, bizi negatif yönde etkilemekte. Özellikle sınava az bir zaman kaldığı şu dönemde bu tip haberlerden uzak kalmak iyi gelecektir. Son 3 gün sosyal medyadan uzak durun” diyor.
SOSYAL İLİŞKİLERİ GÜÇLÜ TUTUN
Sosyal ilişkilerin varlığı ve sıklığı kaygıyla baş etmedeki en güçlü araçtır. Bu süreçte arkadaşlarınızla görüntülü konuşma gibi yollarla sosyalliğinizi sürdürün, hem bu konuda yaşadığınız kaygıda yalnız olmadığınızı görecek, hem de sosyalliğin iyilik halinden faydalanacaksınız.
DÜZENLİ EGZERSİZ YAPIN
Evde izole kalınan süreçte fiziksel hareket kısıtlılığının yarattığı negatif etkileri de gözlemlemekteyiz. Evde, günde yarım saat de olsa egzersiz yapmayı ihmal etmeyin. Özellikle, kaygıyla baş etmeyi kolaylaştıracağı için yoga, meditasyon ve solunum egzersizleri yapın.
SON GÜN ÇALIŞMAYI BIRAKIN!
Sınav öncesi son gün yapılan çalışmalar kafa karışıklığına yol açabileceğinden, son günü çalışmak yerine zihninizi ve bedeninizi dinlendirmeye ayırın.
SINAVA DAİR VİRÜS BULAŞMA KAYGINIZLA İLGİLİ DÜŞÜNCE EGZERSİZLERİ YAPIN
Uzmanlar, “Önlemlerin alındığı, sosyal mesafe ve hijyen tedbirlerine uyulduğu takdirde güvende olacağınızı kendinize hatırlatın. Tüm bu önlemleri dikkate alın ve uygulayın” diyor.
SINAV GÜNÜ YAPILACAKLAR
Mutlaka sağlıklı bir kahvaltı yapın.
Sınava elinizden geldiği şekilde hazırlandığınızı düşünün.
Sınav kaygısını her öğrencinin yaşadığını, belli ölçülerde yaşamasının da normal olduğunu unutmayın. Dozunda kaygı, başarı yolunda itici güç olması sebebi ile gereklidir de. Kontrol edilemez olduğu noktada sorun yaratıcı ve başarıyı sabote edici olma özelliği taşır.
Ebeveynlerinizin olası kaygı ve korkularını çok büyütmeyin.
Covid’e karşı gerekli hijyen önlemlerinin alınmış olduğunu düşünerek endişelenmeyin.
Burnunuzdan derin nefes alıp yavaş yavaş ağzınızdan verin.
Sınavda çevreyle ilgilenmeyin, sadece kendinize odaklanın. (Haber Merkezi)