Edirne Tabip Odası Başkanı Dr. Gürcan Altun ise 5 dakikada muayene yapabilmenin mümkün olmadığını söyledi. Altun, Halk sağlığı ve sağlık çalışanlarını tehdit eden bu uygulamadan bir an önce dönülmesi gerekildiğini belirtti.
TTB, Sağlık Bakanlığı'nın randevu aralıklarını 5 dakika ile sınırlandırmasına nedeniyle basın açıklaması düzenledi. TTB, karara Trakya Üniversite Tıp Fakültesi Hastanesi önünde tepki gösterdi.
Türk Tabipler Birliği Merkez Konsey Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, Her gün iki uçak düşse yas tutulacağını, zaman ilerledikçe duyarsızlaştığını belirtti. Fincancı, Her yerin açılması ile farkındalığın ortadan kaldırılarak 20 binlerden 30 binlere vakaların çıktığını yaşam hakkının ihlalinin gerçekleştiğini ifade etti.
Başka nedenlerle sağlık hizmetleri alabilecek insanların sağlık hizmetine erişiminin ortadan kaldırıldığını belirten Fincancı, bunun sonuçları ile yüzleşmediklerini hekimlere 5 dakikada bir hasta görün dediklerini ifade etti. 5 dakikada sağlık olmayacağını vurgulayan Fincancı, “Beş dakikada sağlık olmayacağını hepimiz biliyoruz. Bunun sonuçları çok ağır ve biz bu salgının sonundan çıkabilirsek eğer ki salgınla mücadele politikası olmadığını hep beraber görüyoruz.19 aydır resmi açıklamalara göre ne yazık ki ertelenmiş sağlık hizmetleri ile daha çok insanı bitireceğeyiz. Bunları her biri bizim canımız, yakınımız o nedenle sağlık ortamındaki bu tahribatı biz Türkiye’deki tüm insanlarımıza aktarma yükümlülüğünü taşıyoruz. Hekimlere çalışma koşullarında sizlerle paylaşmak üzere bir eylem programı çıkardık Türk Tabipleri birliği olarak bu eylem programında 1 Ekim’de bir randevu talebinde bununduk Sağlık Bakanından 1 yıldır randevu vermediği için bize yeniden randevu vermeyeceğini biliyorduk ama belki dedik bize randevu verebilir hekimlerin yaşadıkları hak ihlallerini dile getirebiliriz. Âmâ olmadı ve 11 ekimde eylem programını açıklayarak biz Türkiye yollarına düştük Türk Tabipleri Birliği merkez konseyi üyeleri her gün başka bir ilde meslektaşlarıyla görüşüyor onarın sorunlarını raporlaştırıyor.” Sözlerine yer verdi.
‘YAPILAN DÜZENLEMELERİ İLE BIÇAK KEMİĞİ DELDİ GEÇTİ’
Sağlık ortamında yapılan düzenlemeler ile bıçağın kemiği delip geçtiğini vurgulayan Fincancı, “Türk Tabipleri Birliği olarak salgının başından beri bizi alkışlayanlara o alkışları iade edeceğiz. Çünkü alkışlamak dışında haklarımızı ortadan kaldırmalarıyla ve tüm sağlık ortamını galip eden düzenlemeleri ile artık bıçak kemiğe dayandı demiyoruz bıçak kemiği deldi geçti diyoruz. İnanılmaz bir sağlık hakkı ile karşı karşıyayız pandemiden çok önce başlayan ve ne yazık ki nominal politikalar ile sağlık ortamını tahrip eden birinci basamaktan kaldıran sağlık emekçilerini ve hekimleri yoksunluğa mahkum eden ve performans adı altında hastaları kısacık sürelerde yalnızca görüp geçecek bir çalışmayla bizleri bu şekilde değersizleştirenlere karşı alkışları iade etmek dışında başka bir seçeneğimizde kalmamıştır.” Şeklinde konuştu.
‘BİR EKİP ÇAKIŞMASINA ULAŞTIRABİLSEYDİK BU SALGIN BUGÜN BURALARA ULAŞMAZDI’
Birinci basamak olması gerektiği gibi taramaları yaygınlaştırıp bir ekip çalışması olsa salgının buralara gelmeyeceğini belirten Fincancı, “Birinci basamakta yaşanana sorunları aile hekimleri çok açık bir ifade ile dile getirdiler ve büyük bir çoğunlukla da işlerini durdurdular yaşadıkları sorunları bütün kamuoyu ile paylaştılar. Birinci basamağın itibarı aslında bu salgında hepimize daha fazla hasta daha fazla ölüm olarak çıktı ne yazık ki bu durumdayız biz eğer birinci basamağı biz olması gerektiği gibi bu taramaları yaygın Bir şekilde yapabilecek güçte bir ekip çakışmasına ulaştırabilseydik bu salgın bugün buralara ulaşmazdı. İkinci basamakta hastanelerde hekimler birbirini bile görmeye fırsat bulamıyor.“ Diye konuştu.
‘BİZE BİÇTİKLERİ DEĞER 1 LİRA 42 KURUŞTUR’
Pandemide sağlık çalışanlarına 1 lira 42 kuruş ek ücret verildiğini ifade eden Fincancı, “Pandemide ek ücret vereceğiz dediler kaç lira verdiler derseniz 1 lira 42 kuruş alan meslektaşımız var. Evet bize biçtikleri değer 1 lira 42 kuruştur. Biz bu duyarsızlaştırmaya karşı mücadeleye devam edeceğiz.” Diye konuştu.
‘GELECEK KUŞAKLAR İÇİNDE MÜCADELE EDİYORUZ’
Gelecek kuşaklar içinde mücadele ettiklerini dile getiren Fincancı, “Bugün Edirne’yiz Edirne Tabip Odamız ile beraber çok büyük bir onurdur burada buluşmak ben öğretim üyesi olarak göreve başladığım ilk yılda mezun olan ve son mezun olan meslektaşımla burada buluştum böyle kuşaklar biz mücadeleye devam edeceğiz. Daha mezun olmamış ama önlerinde bir belirsizlik olan meslektaşlarımızda bizim yanımızdalar bugün biz onların hakları içinde mücadele ediyoruz. Bayrağı devir edeceğiz ama biz haklarımız mutlaka alacağız. Hekimlerin hakları, sağlık emekçilerinin hakları aslında tüm Türkiye’nin haklarıdır.” Sözlerine yer verdi.
Hekim değersizleşirse insanın değersizleşeceğini ifade eden Fincancı, “Eğer hekim değersizleştirilirse insan değersiz demektir. Hekimi değersizleştirerek insana değer katamazsınız o nedenle hepimiz değerimizi bir özde olma bilinci ile haklarımızı yan yana buluşturmaları ve bu mücadeleyi güçlendirmeliyiz.” İfadelerine yer verdi.
Fincancı, hekimlerin her beş dakikada bir giren hasta ile soluksuz çalışmak zorunda bırakıldığını ve bugün hekimlerin temek ücretinin 5 bin lira civarında yoksunluk sınırının altında olduğunu ifade etti.
Edirne Tabip Odası Başkanı Dr. Gürcan Altun, sağlıkta dönüşüm programı adı altında hastanelerin ticarileştiğini hastaların müşteriye döndüğünü ifade etti.
Hekimlik için en az muayene süresinin 20 dakika olması gerektiğini vurgulan Altun, “Hekimlik yapabilmek için bir hastaya ayrılması gereken muayene süresi en az 20 dakika olarak kabul edilmesine rağmen ülkemizde birçok hastanede bu süre 5 dakikaya düşürülerek hekimlere günlük yaklaşık 100 hasta randevusu dayatılmaktadır. Bu randevular, hekimin isteği ve bilgisi dışında MHRS sistemi üzerinden açılmakta, hekimin hastasına yeterli zaman ayırmasına; halkın nitelikli sağlık hizmeti almasına engel olmaktadır. Hekimlere performans baskısıyla daha çok muayene ve işlem dayatması yapılarak mesleki özerkliğimize müdahale edilmekte, halkın sağlığı tehdit edilmekte, sağlıkta şiddete zemin hazırlanmaktadır.” İfadelerine yer verdi.
Altun, 5 dakikada muayene yapabilmenin mümkün olmadığını söyledi. 5 dakika Dayatmasını uygulayanların hastalın sağlığında yansıyacak olumsuzluklardan sorumlu olduğunu ifade eden Altun, “Tıbbi sekreter olmadan çalışmak zorunda bırakılan hekimler tıbbi kayıtların tutulmasında zorluklar yaşayacak, sonraki süreçte yaşanacak en ufak olumsuz gelişmede hekimi zor duruma sokacaktır. Sağlık Bakanlığı ve hastane idarecileri unutmamalıdır ki malpraktis bireysel değil sistemsel bir sorundur ve bu dayatma ile hastaların sağlığına yansıyacak olumsuzlukların sorumluluğu kendilerindedir.” Sözlerine yer verdi.
Altun,Halk sağlığı ve sağlık çalışanlarını tehdit eden bu uygulamadan bir an önce dönülmesi gerekildiğini belirtti. (Haber-Fotoğraf: Alp Togan BOLU)