Haber-Fotoğraf: Umut IŞIK
Birleşmiş Milletler gıda ve tarım örgütü uluslar arası gıda israfı ve politikalar uzmanı tarafından dünyadaki küresel gıda kaybıyla alakalı yapılan çalışmayla ilgili ticaret bakanlığının yürüttüğü araştırmaya göre Türkiye’de tüketicilerin yüzde 5,4’ü kalan yemekleri attıklarını satın aldıkları gıdanın yaklaşık yüzde 23’nün ise tüketilmeden çöpe gittiğini belirtildi.
Arabacı, bu israfları duydukça üretici olarak üzüldüklerini belirterek, “Tarım gerçekten hem zor hem de çok zevkli bir meslektir. Üretmek ülkenin ihtiyacını karşılamak, gıda ihtiyacını karşılamak gerçekten çok keyifli ve zevklidir. Tabi burada bu mesleği icra ederken de bir sürü zorluklar yaşıyoruz. Girdi maliyetlerimiz artıyor. Mazot, gübre fiyatları göz önüne alınarak birçok zorluktan geçiyoruz. Ve çiftçi bu işlerden büyük karlar elde etmiyor. Çünkü genelde biz bu zahmeti çekiyoruz. Üretiyoruz sıkıntı çekiyoruz. Biz bunu seve seve yapıyoruz. Bu bizim isteyerek, severek yaptığımız bir meslek bu tarz israfları duyunca biz üretici olarak üzülüyoruz. Burada tüketiciyi daha bilinçli kullanıma ve daha duyarlı olmaya davet ediyorum” dedi.
“KİMSE İSTEYEREK İSRAF ETMEZ”
Rakamların ortada olduğunu söyleyen Arabacı, hiçbir vatandaşın isteyerek israf etmeyeceğinin de altını çizdi.
Arabacı, “Bazen ummadığımız şeyler olabiliyor. Üretici ve tüketici fark etmez hepimiz alışverişlerimize dikkat edersek ihtiyacımız olduğu kadar alıp gereğinden fazlasını almazsak bu israfı bir nebze önlemiş oluruz. O yüzden herkesin bu konuda duyarlı olmasını diliyorum. Herkes kendi ihtiyaçlarını neler kullanabileceğini biliyor aslında biz ihtiyacımızdan fazlasını bunu da alayım dursun kenarda deyip de çok fazla da almaya gerek yok. Çünkü bu ürünler her an raflarda her istediğimiz ürüne istediğimiz dakika ulaşabiliyoruz. O yüzden hepimiz ihtiyacımız kadar alışveriş yaparsak bu tarz israfları önleyeceğimiz kanaatindeyim” dedi.
“İHTİYAÇTAN FAZLA ALIŞVERİŞ YAPILIYOR”
En çok meyve ve sebzenin israf edilmesinin sebebinin ihtiyaçtan fazla alınması olduğunu söyleyen, “En çok meyve ve sebze gibi ürünlerde israf olmasının nedeninin ihtiyaçtan fazla alındığı için diye düşünüyorum. Meyve konusunda çok olgunlaşmış meyveler oluyor. Çok kısa sürede çürüyebiliyor. Eğer biz bir haftada tüketiriz diye alıyoruz. Ama bu arada doğal olarak üreticiden sonra birkaç el değiştirdiği için bu gıdalar ister istemez zarara uğrayabiliyor. Bunu da önceden kestirmek zor aldıktan sonra olgun olduğunu fark ediyoruz. Ben gene de ülkemizde çok fazla israf edildiğini düşünmüyorum. Ama ihtiyacımız kadar alıp daha dikkatli olursak daha iyi olacaktır” şeklinde konuştu.
Birleşmiş Milletler gıda ve tarım örgütü uluslar arası gıda israfı ve politikalar uzmanı tarafından dünyadaki küresel gıda kaybıyla alakalı yapılan çalışmayla ilgili ticaret bakanlığının yürüttüğü araştırmaya göre Türkiye’de tüketicilerin yüzde 5,4’ü kalan yemekleri attıklarını satın aldıkları gıdanın yaklaşık yüzde 23’nün ise tüketilmeden çöpe gittiğini belirtildi.
Arabacı, bu israfları duydukça üretici olarak üzüldüklerini belirterek, “Tarım gerçekten hem zor hem de çok zevkli bir meslektir. Üretmek ülkenin ihtiyacını karşılamak, gıda ihtiyacını karşılamak gerçekten çok keyifli ve zevklidir. Tabi burada bu mesleği icra ederken de bir sürü zorluklar yaşıyoruz. Girdi maliyetlerimiz artıyor. Mazot, gübre fiyatları göz önüne alınarak birçok zorluktan geçiyoruz. Ve çiftçi bu işlerden büyük karlar elde etmiyor. Çünkü genelde biz bu zahmeti çekiyoruz. Üretiyoruz sıkıntı çekiyoruz. Biz bunu seve seve yapıyoruz. Bu bizim isteyerek, severek yaptığımız bir meslek bu tarz israfları duyunca biz üretici olarak üzülüyoruz. Burada tüketiciyi daha bilinçli kullanıma ve daha duyarlı olmaya davet ediyorum” dedi.
“KİMSE İSTEYEREK İSRAF ETMEZ”
Rakamların ortada olduğunu söyleyen Arabacı, hiçbir vatandaşın isteyerek israf etmeyeceğinin de altını çizdi.
Arabacı, “Bazen ummadığımız şeyler olabiliyor. Üretici ve tüketici fark etmez hepimiz alışverişlerimize dikkat edersek ihtiyacımız olduğu kadar alıp gereğinden fazlasını almazsak bu israfı bir nebze önlemiş oluruz. O yüzden herkesin bu konuda duyarlı olmasını diliyorum. Herkes kendi ihtiyaçlarını neler kullanabileceğini biliyor aslında biz ihtiyacımızdan fazlasını bunu da alayım dursun kenarda deyip de çok fazla da almaya gerek yok. Çünkü bu ürünler her an raflarda her istediğimiz ürüne istediğimiz dakika ulaşabiliyoruz. O yüzden hepimiz ihtiyacımız kadar alışveriş yaparsak bu tarz israfları önleyeceğimiz kanaatindeyim” dedi.
“İHTİYAÇTAN FAZLA ALIŞVERİŞ YAPILIYOR”
En çok meyve ve sebzenin israf edilmesinin sebebinin ihtiyaçtan fazla alınması olduğunu söyleyen, “En çok meyve ve sebze gibi ürünlerde israf olmasının nedeninin ihtiyaçtan fazla alındığı için diye düşünüyorum. Meyve konusunda çok olgunlaşmış meyveler oluyor. Çok kısa sürede çürüyebiliyor. Eğer biz bir haftada tüketiriz diye alıyoruz. Ama bu arada doğal olarak üreticiden sonra birkaç el değiştirdiği için bu gıdalar ister istemez zarara uğrayabiliyor. Bunu da önceden kestirmek zor aldıktan sonra olgun olduğunu fark ediyoruz. Ben gene de ülkemizde çok fazla israf edildiğini düşünmüyorum. Ama ihtiyacımız kadar alıp daha dikkatli olursak daha iyi olacaktır” şeklinde konuştu.