Ulusal Süt Konseyi, geçtiğimiz günlerde çiğ süt fiyatını 1 lira 5 kuruş artırarak, 14 lira 65 kuruş olarak açıkladı. 1 Mayıs tarihinden itibaren geçerli olacak olan fiyat hakkında açıklamada bulunan Edirne Süt Üreticileri Birliği(SÜTÜB) Başkanı Mustafa Suiçmez, “1 Mayıs'tan geçerli olmak üzere süte 1 lira 5 kuruş zam geldi’ dediler. Bu bize verilen zam, zam değil. İsmine zam demek mümkün değil. Bunun geri planında market raflarına iyi bir zam yapmak için bize önden verilen bir mazeret diyelim.” dedi.
Ulusal Süt Konseyi, çiğ süt fiyatını 14 lira 65 kuruş olarak açıklama yaptı. Açıklanan fiyatın komik bir zam olduğunu ve zaten şu an üreticinin 15-16 lira civarında süt döktüğünü belirten Suiçmez, yapılan sözde zammın market raflarına zam yapılabilmesi açısından olduğunu söyledi. Suiçmez, “Komik tabii, zam demek sanki biraz espri oluyor. Apar topar, akşamüzeri saat 17.30 gibi bize mesaj geldi. ‘1 Mayıs'tan geçerli olmak üzere süte 1 lira 5 kuruş zam geldi’ dediler. Bu bize verilen zam, zam değil. İsmine zam demek mümkün değil. Bunun geri planında market raflarına iyi bir zam yapmak için bize önden verilen bir mazeret diyelim.” İfadelerinde bulundu.
“18 LİRA 50 KURUŞ OLMASI GEREKİYOR”
Normal şartlarda bir litre süt fiyatı ile 1 buçuk kilogram yem alınması gerektiğini ancak şuan 1 kilogram civarında alına bildiğini söyleyen Suiçmez, litre fiyatının 18 lira 50 kuruş olması gerektiğini söyledi. Girdi maliyetlerinin sadece yemle de kalmadığını belirten Suiçmez, “Hayvancılıktaki girdi maliyetleri sadece yemle sınırlı bir şey değil. Benim kendi çiftliğimde de insan çalışıyor. Daha 10 gün önce 20 bin liraya çalışıyordular, ‘Bırakacağız’ dediler. 25 bin lira yapmak zorunda kaldım. Yemesi, içmesi, kalması o diğer masraflar haricinden bahsediyorum. Bu sadece benim derdim değil, herkesin derdi. Bu hayvanın sadece yem maliyeti değil ki başka bir sürü maliyetleri var. Bunların artışları var. Kıstas değil ama o kıstası koyarsak 1 litre süt ile 1,5 kilo yem almam lazım. O mümkün değil. 1,5 kilo alabilmem için şu anda sütte üreticinin eline geçecek rakam 18,5 lira olması lazım. Bunun üzerinden bütün kesintiler ayrıştırılmış, en az 18,5 lira olması lazım.”dedi.
“HAYVANLAR KESİLİYOR”
Süt fiyatlarının düşüklüğü sebebi ile anaç hayvanların bile kesime götürüldüğünü ve bu durumun ilerleyen dönemde çok büyük sıkıntılara yol açacağını söyleyen Suiçmez, “Hayvanlar kesiliyor. İnekler, anaçlar gidiyor. Geçtiğimiz Pazartesi günü, Edirne Ticaret Canlı Hayvan Borsası'nda kesilen hayvan sayısı; 27 tane erkek dana, 27 tane dişi. Bu süt fiyatlarıyla, bu dişi hayvanların kesilmesini önleyemezsiniz. Bu rakam az olması lazım, erkek çok olması lazım. Bizim esas kırmızı et ihtiyacımızı erkek hayvanların karşılaması lazım. Ama et fiyatları yukarıda, süt fiyatları böyle yerde süründüğü sürece olmaz. Yukarıdakiler bunu ister değerlendirir, ister değerlendirmez ama sorunumuz hüsran. Adam, ‘10 tane satarım, 1 milyon lira para toplarım. Bankaya faize yatırırım, her ay 50 bin lira para alırım’ diyor. Doğru yaklaşım mı? Değil ama ne yapsın adam? Bu son çare. Yemin torbası 600 lira olmuş. Tüketici ona keza 50 liradan aşağı süt yok. ‘Biz daha hala 1 lira zam yaptık’. Bu çözüm değil. 2 yıldan beri sırf bu kırmızı eti karşılamak için yurt dışından yaklaşık 3 milyar dolarlık hayvan getirmişiz. Dişi hayvanların kesimine biz şimdi önlem alırsak, bunun bize geri dönüşünü en az 2,5-3 yıl sonra görmeye başlayacağız. Her geçen süre bizim aleyhimize işliyor.
Bu yarın öbür gün ne olacak? Büyük, profesyonel çiftlikler var. Bunlar hiçbir ülkenin hayvancılığının geleceğinin garantisi değil. Derhal sektörden çıkabilirler. Ama bizim çıkacak bir yanımız yok. Nereye çıkacağız? Avarız köyündeki adam mücadele ediyor. Bu da bırakıp gittikten sonra ne yapacak bu insan? Önümüzdeki süreçte daha büyük bir et krizi bekleniyor. Bunu hiç kimse kurtaramaz. İthalat ile iş dönmez. Et ve Süt Kurumu akşam açıkladı, ‘Et kısmında zam yaptık’ dedi. Daha da artacak. Bunun önüne geçemezsin. Bunu geçebilmen sabır istiyor. Bir an önce başlanması lazım. Süt fiyatlarının dediğimiz rakamlara gelmesi lazım. Bu gebe hayvanlara, gebe düvelere anaç hayvan desteği vermemiz lazım. Balkanlar'daki uygulamaları biliyoruz. Hayvana böyle bir para veriyorlar. Onlar, Türkiye Cumhuriyeti ile kıyaslayamayacağımız devlet. Biz niye bunu veremiyoruz.” Sözlerini söyledi.
“50 LİRADAN AŞAĞI PAKETLENMİŞ SÜT BULAMAZSINIZ”
Yapılan bu zam ile birlikte marketlerde süt fiyatının 50 lira civarında olacağını söyleyen Suiçmez, “Ama geçtiğimiz Ramazan ayını da içerisine alan Mart ayında market raflarında en az 2-3 defa süt ve süt türevleri değişkenlik gösterdi. 14 lira 65 kuruş gibi rakam zaten komik. Bu açıklanan rakam, bizim şu anda ödediğimiz süt bedelinin altında. Şu anda bu rakamı bile baz almış olsanız, şu anda market rafında 50 liradan aşağı paketlenmiş süt bulamazsınız. Biz şimdi bunu sanayicilerle görüşüyoruz ve diyoruz ki ‘Bizim sütümüz neden buraya geliyor? Bu sütü siz belirliyorsunuz. Hadi bizde bu 15 lira. Bunun 2 lira da nakliye maliyeti soğutma giderleri olur. 17 lira diyelim. Orada 50 lira’. Sanayicinin bize dedikleri cevap, ‘Bu market raflarını biz belirlemiyoruz. Marketçiler belirliyor’. O konseyde masada pazarlığa otururken marketçiler yok. Sanayiciler var. Bir de STK’lar ve bürokratlar var. O zaman buraya dâhil etmemiz gereken birileri var; bir yemciler, iki marketçiler. Eğer bize fiyat vermiyorlarsa bu tüketiciye yazık günah değil mi? Şu anda değişkenlik göstersek. Yazıktır, günahtır.” İfadelerinde bulundu. (Haber: Mehmet Efecan HIDIROĞLU)