Emekli Denizci Binbaşı Hüseyin Kaya, “Köylerde gençlerle, çocuklarla karşılaşıyorum, sanırım onların hayatları boyunca görebilecekleri tek seyyah ben olacağım. Şimdiki gençler gezmeyi sevse de yürümek pek onlara göre değil. Ben hayallerimi sırtımdaki çantama yüklüyorum ve yürüyorum” dedi.
Haber: Hatice ÖZSOY
Kaya bu yılki yürüyüş rotasına Büyük Trakya Turu ile başlayacağını belirtti. Çatalca’dan yürümeye başlayan Kaya 20 gün sonra vardığı Edirne’de tarihi, kültürü ve doğayı kucaklayarak dolu-dolu bir gezintiye çıkacağını söyledi. Kocaeli’nde yaşayan Kaya emekli olduktan sonra kendisini doğaya ve yürüyüşe verdiğini belirterek geçen sene 500 kilometrelik bir yürüyüş yapıp Antalya’ya gittiğini söyledi. Bu yıl rotasını Trakya’ya çeviren Kaya’ kıyı köylerinden geçerek insan analizleri yapmak ve onlarla iç içe barışın sağlandığı bir yürüyüş gerçekleştirmek istediğinin altını çizdi. Kendisine neden araç kullanmıyorsun diye soranlara araç kullanan kişinin bakmakla görmek arasındaki farkı anlayamadığını söyleyerek 800 kilometrelik ve 45 günlük yürüyüş rotasının 20’inci gününde Edirne’nin doğasıyla kucaklaştı.
Kaya, kendinden bahsederken doğa canlısı birisi olduğunu ve insanları analiz yaparak yaptıkları analizleri yazıya dökmeyi çok sevdiğini belirtti. Hali hazırda gezdiği yerleri yazdığı bir kitabının hazır olduğunu belirten Kaya, 45 günlük bu yürüyüşün sonunda bir kitaplık daha yazı yazacağını düşündüğünü dile getirdi.
Kaya, ben doğayı seviyorum, yürümeyi seviyorum. Geçtiğimiz yıllarda Kocaeli’nde bir doğa sporları kulübünün düzenlediği yürüyüşe katılmak istedim fakat kilomdan dolayı katılamayacağımı söylediler. Bunun üzerine bende aldım çantamı başladım yürümeye. Başta küçük turlar düşünürken geçen sene büyük bir tur için kollarımı sıvadım. Adana’ya yürüyerek gidecektim. Yaklaşık bin 500 kilometrelik bir yürüyüş olacaktı. Fakat karşılaştığım engeller izin vermedi diyebilirim. Bu benim hayalimdi önemli olan hayal etmek, hayal edebiliyorsak yapabiliriz de. Ben hayalimin yarısında durdum. Antalya’ya kadar geldim. Başlangıç için buda yeterliydi. Emekli Denizci Binbaşıyım ben. İşim gereği birçok ülkeyi gezdim. Fakat bu sırada Türkiye’ye fırsat bulamadım. Emekliliğimde de doğayla iç içe olarak köy insanlarını tanıyarak Türkiye’yi gezmek istiyorum. Bu yıl başladığım turda Büyük Trakya turu yapmak istedim. Kıyı köylerden insanları görerek tanıyarak sohbet ederek, doğayla iç içe bir 20 gün geçirdim. Buradan sonrada tahminimce 25 günüm daha var. Son olarak Çanakkale’ye gitmeyi düşünüyorum, orada turumu sonlandıracağım. Köylerde gençlerle çocuklarla karşılaşıyorum, sanırım onların hayatları boyunca görebilecekleri tek seyyah ben olacağım. Şimdiki gençler gezmeyi sevse de yürümek pek onlara göre değil. Çok az insan var benim yaptığımı yapan. Bunun için birazda deli olmak gerekir sanırım. Ben hayallerimi sırtımdaki çantama yüklüyorum ve yürüyorum. Yürürken birçok zorlukla karşılaşıyorum tabii ki. Fakat her güzel şeyin bir zorluğu olmalı yoksa zaten tadını alamayız dimi? Bu turdan sonra planladığım başka yürüyüş turlarımda var. Ömrüm yettiğince yürüyeceğim, gezeceğim, göreceğim ve insanları tanıyacağım. Hayal edebilen herkes hayallerini yaşar, önemli olan o hayale doğru adım atabilmekte” diye konuştu.
Haber: Hatice ÖZSOY
Kaya bu yılki yürüyüş rotasına Büyük Trakya Turu ile başlayacağını belirtti. Çatalca’dan yürümeye başlayan Kaya 20 gün sonra vardığı Edirne’de tarihi, kültürü ve doğayı kucaklayarak dolu-dolu bir gezintiye çıkacağını söyledi. Kocaeli’nde yaşayan Kaya emekli olduktan sonra kendisini doğaya ve yürüyüşe verdiğini belirterek geçen sene 500 kilometrelik bir yürüyüş yapıp Antalya’ya gittiğini söyledi. Bu yıl rotasını Trakya’ya çeviren Kaya’ kıyı köylerinden geçerek insan analizleri yapmak ve onlarla iç içe barışın sağlandığı bir yürüyüş gerçekleştirmek istediğinin altını çizdi. Kendisine neden araç kullanmıyorsun diye soranlara araç kullanan kişinin bakmakla görmek arasındaki farkı anlayamadığını söyleyerek 800 kilometrelik ve 45 günlük yürüyüş rotasının 20’inci gününde Edirne’nin doğasıyla kucaklaştı.
Kaya, kendinden bahsederken doğa canlısı birisi olduğunu ve insanları analiz yaparak yaptıkları analizleri yazıya dökmeyi çok sevdiğini belirtti. Hali hazırda gezdiği yerleri yazdığı bir kitabının hazır olduğunu belirten Kaya, 45 günlük bu yürüyüşün sonunda bir kitaplık daha yazı yazacağını düşündüğünü dile getirdi.
Kaya, ben doğayı seviyorum, yürümeyi seviyorum. Geçtiğimiz yıllarda Kocaeli’nde bir doğa sporları kulübünün düzenlediği yürüyüşe katılmak istedim fakat kilomdan dolayı katılamayacağımı söylediler. Bunun üzerine bende aldım çantamı başladım yürümeye. Başta küçük turlar düşünürken geçen sene büyük bir tur için kollarımı sıvadım. Adana’ya yürüyerek gidecektim. Yaklaşık bin 500 kilometrelik bir yürüyüş olacaktı. Fakat karşılaştığım engeller izin vermedi diyebilirim. Bu benim hayalimdi önemli olan hayal etmek, hayal edebiliyorsak yapabiliriz de. Ben hayalimin yarısında durdum. Antalya’ya kadar geldim. Başlangıç için buda yeterliydi. Emekli Denizci Binbaşıyım ben. İşim gereği birçok ülkeyi gezdim. Fakat bu sırada Türkiye’ye fırsat bulamadım. Emekliliğimde de doğayla iç içe olarak köy insanlarını tanıyarak Türkiye’yi gezmek istiyorum. Bu yıl başladığım turda Büyük Trakya turu yapmak istedim. Kıyı köylerden insanları görerek tanıyarak sohbet ederek, doğayla iç içe bir 20 gün geçirdim. Buradan sonrada tahminimce 25 günüm daha var. Son olarak Çanakkale’ye gitmeyi düşünüyorum, orada turumu sonlandıracağım. Köylerde gençlerle çocuklarla karşılaşıyorum, sanırım onların hayatları boyunca görebilecekleri tek seyyah ben olacağım. Şimdiki gençler gezmeyi sevse de yürümek pek onlara göre değil. Çok az insan var benim yaptığımı yapan. Bunun için birazda deli olmak gerekir sanırım. Ben hayallerimi sırtımdaki çantama yüklüyorum ve yürüyorum. Yürürken birçok zorlukla karşılaşıyorum tabii ki. Fakat her güzel şeyin bir zorluğu olmalı yoksa zaten tadını alamayız dimi? Bu turdan sonra planladığım başka yürüyüş turlarımda var. Ömrüm yettiğince yürüyeceğim, gezeceğim, göreceğim ve insanları tanıyacağım. Hayal edebilen herkes hayallerini yaşar, önemli olan o hayale doğru adım atabilmekte” diye konuştu.
"Bir Köy var uzakta,gitmesekte,görmesekte o köy bizim köyümüzdür"Heseyin kardeşimiz sayesinde Trakya köylerimizi tanıyor,bilgi sahibi oluyoruz,kendisine vede onu kamuoyuna tanıtan sizlere teşekkür ederiz.