Dar’ül Hadis Camii’nin yanında bulunan Edirne Müftülüğüne bağlı Diyanet Gençlik Vakfına ait binada hat dersi veren Günal, Edirne Hasan Sezai Hazretleri Dergahı ve Haziresinde Yıldırım Bayazıt Külliyesinin içerisinde kendisine ait yazıların olduğunu ifade etti. Günal, “Bu sanatı yaparken ruhum dinleniyor, Hat yaparken Vücudum dinleniyor.” Dedi.
Hattat Zafer Günal hat sanatının devamı için çalışıyor. Günal, lise yıllarında Hat’a meraklandığını, 1976 yılından itibaren hat ile uğraştığını söyledi. Polis olduktan sonra sanatı bırakmadığını ifade eden Günal, “Polislik görevini yaptığım yerlerde sergilere katıldım. Kültür bakanlığını yaptığı sergilere katıldım. Polis olduktan sonra hat sanatını bırakmadım. Bu sanatı yaparken ruhum, vücudum dinleniyor. Ben 32 sene polislik yaptım. Görevde hat sanatı ile uğraştım. Çalışırken de yazdım. Hat yaparken Vücudum dinleniyor.” Diye konuştu.
Günal, Edirne Hasan Sezai Hazretleri Dergahı ve Haziresinde Yıldırım Bayazıt Külliyesinin içerisinde kendisine ait yazıların olduğunu, Afyon, Amasya, Kocaeli’ndeki müzelerde eserlerinin olduğunu söyledi.
‘SANATIN ORTAYA ÇIKMASI 3 AY SÜRER’
Emek ve özveri isteyen bir sanat olduğunu ifade eden Günal, “Hattın ortaya çıkmasında tezhibin yapılması, kâğıdın hazırlanması, mürekkep kâğıdın hazırlanması var Sanatın ortaya çıkması 3 ay sürer. Hattın ortaya çıkmasında, önce kağıt hazırlanıyor, Yazacağın yazının istifini hazırlıyorsun ondan sonra kağıda istifini geçiyorsun. Sonrada yazıyı yazıyorsun. Sonra kenarlarını çevresini tezhip için desen çıkarıyorsun. O deseni geçiyorsun. Deseni geçtikten sonra deseni boyuyorsun, kenarlarını kontürlüyorsun daha sonra çerçeveye giriyor. Ben sadece yazı yazarım, kenarlarını düzeltirim. Tezhipçi başka yazan başka. Ortaklaşa bir şey ortaya çıkıyor.” Sözlerine yer verdi.
‘HAFTA DA 2 GÜN DERS YAPIYORUZ’
Hat sanatına meraklı olanlara ders verdiği ifade eden Günal, “Hafta da 2 gün ders yapıyoruz. Derse katılım şu an iyi, normal dönemde 35 40 kişi oluyor. Okullar kapalı olunca Edirne dışında olan çocuklar memlekette gitti. Buradan gelenler var onlar ile sadece Perşembe ve cumartesi günleri kurs yapıyoruz. Hat sanatına insanların merakı ilgisi var. Hat sanatına ilgi var kolay kolay kaybolacak gibi değil. Benden sonra veliahtlarım var. Yetiştirdiklerimden 3 4 tanesi Kültür Bakanlığı sanatçısı. İyi yazanlar var içlerinde. Bir sefer başladın mı buna bırakamazsın.” Şeklinde konuştu.
Edirne Müftülüğüne bağlı Diyanet Gençlik Vakfı ait binada ders verdiğini ifade ederek “Müftülük burayı tahsis etti de buraya girdik. Halk eğitimin de aynı zamanda hat dersini veriyorum Halk eğitimden busene öğrenci almadık” Dedi.
Şehre gelenlere el sanatlarını tanıtılması gerektiğini belirten Günal, “Geçmiş hattatlar Edirne’den çıkmış şu an da tarihimizi unutuyoruz. Kültür Müdürlüğü valilik müze açmak için bir çalışma yapıyor olursa güzel olacak. Bu işin biraz tanıtımı olacak gelen turistler Selimiye camisini gezip ciğer yiyip gitmeyecek buradaki tarihi dokuyu da bilecek. Dışardan gelen Edirne’yi bilmiyor tanıtımı olması gerekiyor.” Sözlerine yer verdi.
Günal, “Emek isteyen bir iş. Emeğin karşılığını öldükten sonra göreceğim. Türkiye’de bütün sanaatkarlar öldükten sonra değer kazanıyor. “
‘SABIRSIZSAN HAT SANATININ ALTINDA KALKAMAZSIN’
Hat sanatını yapmak için sabrın gerektiğini ifade eden Günal, “Hat sanatını yapabilmek için en önemli özellik sabırdır. Sabır yoksa, sabırsızsan hat sanatının altında kalkamazsın.” Diye konuştu.
Yaptığım eserleri sattığını ifade eden, Ulaşmak isteyenler, internetten, telefonla ulaşarak beğendikleri eserleri söylüyor. Genelde özel sipariş oluyor. Özel siparişte ayet hadis daha çok isteniyor. Sipariş olduğunda Türkiye’nin her iline hat eserlerini gönderiyoruz.” İfadelerine yer verdi (Haber-Fotoğraf: Alp Togan BOLU)
Hattat Zafer Günal hat sanatının devamı için çalışıyor. Günal, lise yıllarında Hat’a meraklandığını, 1976 yılından itibaren hat ile uğraştığını söyledi. Polis olduktan sonra sanatı bırakmadığını ifade eden Günal, “Polislik görevini yaptığım yerlerde sergilere katıldım. Kültür bakanlığını yaptığı sergilere katıldım. Polis olduktan sonra hat sanatını bırakmadım. Bu sanatı yaparken ruhum, vücudum dinleniyor. Ben 32 sene polislik yaptım. Görevde hat sanatı ile uğraştım. Çalışırken de yazdım. Hat yaparken Vücudum dinleniyor.” Diye konuştu.
Günal, Edirne Hasan Sezai Hazretleri Dergahı ve Haziresinde Yıldırım Bayazıt Külliyesinin içerisinde kendisine ait yazıların olduğunu, Afyon, Amasya, Kocaeli’ndeki müzelerde eserlerinin olduğunu söyledi.
‘SANATIN ORTAYA ÇIKMASI 3 AY SÜRER’
Emek ve özveri isteyen bir sanat olduğunu ifade eden Günal, “Hattın ortaya çıkmasında tezhibin yapılması, kâğıdın hazırlanması, mürekkep kâğıdın hazırlanması var Sanatın ortaya çıkması 3 ay sürer. Hattın ortaya çıkmasında, önce kağıt hazırlanıyor, Yazacağın yazının istifini hazırlıyorsun ondan sonra kağıda istifini geçiyorsun. Sonrada yazıyı yazıyorsun. Sonra kenarlarını çevresini tezhip için desen çıkarıyorsun. O deseni geçiyorsun. Deseni geçtikten sonra deseni boyuyorsun, kenarlarını kontürlüyorsun daha sonra çerçeveye giriyor. Ben sadece yazı yazarım, kenarlarını düzeltirim. Tezhipçi başka yazan başka. Ortaklaşa bir şey ortaya çıkıyor.” Sözlerine yer verdi.
‘HAFTA DA 2 GÜN DERS YAPIYORUZ’
Hat sanatına meraklı olanlara ders verdiği ifade eden Günal, “Hafta da 2 gün ders yapıyoruz. Derse katılım şu an iyi, normal dönemde 35 40 kişi oluyor. Okullar kapalı olunca Edirne dışında olan çocuklar memlekette gitti. Buradan gelenler var onlar ile sadece Perşembe ve cumartesi günleri kurs yapıyoruz. Hat sanatına insanların merakı ilgisi var. Hat sanatına ilgi var kolay kolay kaybolacak gibi değil. Benden sonra veliahtlarım var. Yetiştirdiklerimden 3 4 tanesi Kültür Bakanlığı sanatçısı. İyi yazanlar var içlerinde. Bir sefer başladın mı buna bırakamazsın.” Şeklinde konuştu.
Edirne Müftülüğüne bağlı Diyanet Gençlik Vakfı ait binada ders verdiğini ifade ederek “Müftülük burayı tahsis etti de buraya girdik. Halk eğitimin de aynı zamanda hat dersini veriyorum Halk eğitimden busene öğrenci almadık” Dedi.
Şehre gelenlere el sanatlarını tanıtılması gerektiğini belirten Günal, “Geçmiş hattatlar Edirne’den çıkmış şu an da tarihimizi unutuyoruz. Kültür Müdürlüğü valilik müze açmak için bir çalışma yapıyor olursa güzel olacak. Bu işin biraz tanıtımı olacak gelen turistler Selimiye camisini gezip ciğer yiyip gitmeyecek buradaki tarihi dokuyu da bilecek. Dışardan gelen Edirne’yi bilmiyor tanıtımı olması gerekiyor.” Sözlerine yer verdi.
Günal, “Emek isteyen bir iş. Emeğin karşılığını öldükten sonra göreceğim. Türkiye’de bütün sanaatkarlar öldükten sonra değer kazanıyor. “
‘SABIRSIZSAN HAT SANATININ ALTINDA KALKAMAZSIN’
Hat sanatını yapmak için sabrın gerektiğini ifade eden Günal, “Hat sanatını yapabilmek için en önemli özellik sabırdır. Sabır yoksa, sabırsızsan hat sanatının altında kalkamazsın.” Diye konuştu.
Yaptığım eserleri sattığını ifade eden, Ulaşmak isteyenler, internetten, telefonla ulaşarak beğendikleri eserleri söylüyor. Genelde özel sipariş oluyor. Özel siparişte ayet hadis daha çok isteniyor. Sipariş olduğunda Türkiye’nin her iline hat eserlerini gönderiyoruz.” İfadelerine yer verdi (Haber-Fotoğraf: Alp Togan BOLU)