Anma töreninde konuşan Demokrat Edirne İl Başkanı İbrahim Özyılmaz, “17 Haziran günü demokrasinin yılmaz aşığı Süleyman Demirel’in Rabbi’ne kavuştuğu gündür. 50 yılı aşkın siyasi hayatını 7 defa başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı ile taçlandırmış, ülkesine artık bugün devletin olmayan birçok eseri kazandırmış yüce insanın aramızdan ayrılışının yıldönümüdür”dedi.
Özyılmaz, anma törenine katılamayıp mesajını gönderen Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal’ın da mesajı okundu. Gönderdiği mesajda Uysal; “9.cumhurbaşkanımız ve kıymetli genel başkanımız, demokrat geleneğin abide ismi Türk siyasi hayatının babası merhum Süleyman Demirel’in vefatının 5.yıldönümünde rahmet duaları ve minnetle anıyor, aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyoruz”ifadelerine yer verdi.
Özyılmaz; “Demirel’i anlatmak için kelimeler cümleler yetmez.50 yıl siyasi hayatı olan bu yüce insanı Türk demokrasisine katkıları bellidir. Sadece ben bir tek hatırasını anlatacağım.1965 yılında 2 aylık başbakan iken 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü’nde Anıtkabir’e gidildiğinde protokol gereği protokolden bir adım önde yürürken sürekli arkaya bakıp durur. Bunu fark eden İsmet İnönü durumu anlayıp niçin sürekli dönüp baktığını sorar. İnönü Demirel’e derki: ‘Yürü yürü sen başbakansın. Protokolü halk belirler. Protokol ne küçültür ve yüceltir.’ Bunun üzerine Demirel, İsmet İnönü’ye ‘Sizbu devletin kurtuluşuna büyük emekler sarf etmiş 12 yıl Türkiye Cumhuriyeti’ne cumhurbaşkanlığı yapmış birisi olarak mümkün mü önünüzde yürüyeyim? Lütfen bundan sonraki protokollerde yan yana yürüyelim’ der. Bugünkü siyasetçiler bu anıdan ders çıkartsınlar Demirel ‘i ben anlatmayayım 13 yaşından beri Demirel’in arkasındayım”dedi.
Belediye Başkanı Recep Gürkan,ölümünün 5. Yıldönümünde Süleyman Demirel’i rahmetle ve minnetle yâd ettiğini belirterek, “Bugün Türkiye Cumhuriyeti demokrasisinin yerleşmesi için gerçekten bugün kıymeti daha iyi anlaşılan çok büyük mücadeleler vermiş eski cumhurbaşkanımız, başbakanımız rahmetli Süleyman Demirel’i bu vesileyle bir kez daha rahmetle ve minnetle yâd ediyoruz, ruhu şad, mekânı cennet olsun. İbrahim Özyılmaz’ın da dediği gibi maalesef ülkemizde bazı şeylerin değeri yitirdikten sonra anlaşılıyor. Dünyada da Türkiye’mizde de maalesef bu böyle. O jenerasyona baktığımız zaman yani Bülent Ecevit,Alparslan Türkeş,Necmettin Erbakan,Süleyman Demirel gibi isimlerin ülkemiz için ne çok çalıştığını ve ne çok fedakârlıklar yaptığını ve ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve ışığından ayrılmadan cumhuriyeti nasıl ilelebet payidar kılmaya çalıştıklarını hepberaber gördük görmeye de devam ediyoruz.Bu bağlamda ben Edirne’deki birçok görevim esnasında Sayın Demirel’in hem başbakanlığı hem cumhurbaşkanlığı döneminde birçok ortamda Onunla beraber oldum.Sayın Demirel ‘in bir hassasiyetini anlatmak isterim sizlere. Yılda iki kez cumhurbaşkanı iken mutlaka Edirne’ye de gelirdi. Birincisi her 25 Kasım Edirne’nin Kurtuluş Bayramı’nda mutlaka Edirne’ye gelirdi. İkincisi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde gelirdi. Birgün sorarlar kendisine ‘Niye mutlaka 25 Kasımda Edirne’de oluyorsunuz,neticede Edirne küçük bir şehir ?’ Kendisi de der ki: ‘Ben sadece Edirne’ye gelmiyorum. Bir Kars’a gidiyorum Kurtuluş Bayramı’na bir de Edirne’ye gidiyorum. Niye? Çünkü her ikisi de bu ülkenin serhat şehirleri.’ Bir ülkenin cumhurbaşkanı olarak Sayın Demirel’in verdiği cevap aslında bir mesajdır. Benim doğudan batıya bütün şehirler benimdir, Türkiye Cumhuriyeti’nin sınır şehirleridir, serhat bekçisidir ve Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenliği de sonsuza kadar devam edecektir,yaşayacaktır mesajıdır bu. Anlamlı bir mesajdır. Yine şehrimizde Demirel’in ismini taşıyan yolumuz,caddemiz ve okulumuz var. 1998 senesinde Süleyman Demirel Fen Lisesi’nin temeli atılırken ben de orda çalışmış insanlardan birisiyim. O temel rahmetli Demirel in Kırkpınar Yağlı Güreşleri için gelmesiyle atılmıştır. Ben bir kez daha rahmet diliyorum ruhu şad olsun mekânı cennet olsun. Bu ülke için yaptıkları unutulmayacak bir isimdir özellikle cumhurbaşkanlığı döneminde Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanının nasıl herkese dokunduğunu herkesi kurcalayıp sardığını ve bu ülkenin yüksek menfaatleri için nasıl tarafsız davrandığını hepimiz yaşadık gördük. Ben Sayın Demirel’in 5 yıl önce cenaze törenine de katılmıştım. Mahşeri bir kalabalık vardı sevenleri tarafından. Tekrar Allah gani gani rahmet eylesin mekânı cennet olsun” dedi.
(Haber-Fotoğraf: Hatice ÖZSOY)
Özyılmaz, anma törenine katılamayıp mesajını gönderen Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal’ın da mesajı okundu. Gönderdiği mesajda Uysal; “9.cumhurbaşkanımız ve kıymetli genel başkanımız, demokrat geleneğin abide ismi Türk siyasi hayatının babası merhum Süleyman Demirel’in vefatının 5.yıldönümünde rahmet duaları ve minnetle anıyor, aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyoruz”ifadelerine yer verdi.
Özyılmaz; “Demirel’i anlatmak için kelimeler cümleler yetmez.50 yıl siyasi hayatı olan bu yüce insanı Türk demokrasisine katkıları bellidir. Sadece ben bir tek hatırasını anlatacağım.1965 yılında 2 aylık başbakan iken 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü’nde Anıtkabir’e gidildiğinde protokol gereği protokolden bir adım önde yürürken sürekli arkaya bakıp durur. Bunu fark eden İsmet İnönü durumu anlayıp niçin sürekli dönüp baktığını sorar. İnönü Demirel’e derki: ‘Yürü yürü sen başbakansın. Protokolü halk belirler. Protokol ne küçültür ve yüceltir.’ Bunun üzerine Demirel, İsmet İnönü’ye ‘Sizbu devletin kurtuluşuna büyük emekler sarf etmiş 12 yıl Türkiye Cumhuriyeti’ne cumhurbaşkanlığı yapmış birisi olarak mümkün mü önünüzde yürüyeyim? Lütfen bundan sonraki protokollerde yan yana yürüyelim’ der. Bugünkü siyasetçiler bu anıdan ders çıkartsınlar Demirel ‘i ben anlatmayayım 13 yaşından beri Demirel’in arkasındayım”dedi.
Belediye Başkanı Recep Gürkan,ölümünün 5. Yıldönümünde Süleyman Demirel’i rahmetle ve minnetle yâd ettiğini belirterek, “Bugün Türkiye Cumhuriyeti demokrasisinin yerleşmesi için gerçekten bugün kıymeti daha iyi anlaşılan çok büyük mücadeleler vermiş eski cumhurbaşkanımız, başbakanımız rahmetli Süleyman Demirel’i bu vesileyle bir kez daha rahmetle ve minnetle yâd ediyoruz, ruhu şad, mekânı cennet olsun. İbrahim Özyılmaz’ın da dediği gibi maalesef ülkemizde bazı şeylerin değeri yitirdikten sonra anlaşılıyor. Dünyada da Türkiye’mizde de maalesef bu böyle. O jenerasyona baktığımız zaman yani Bülent Ecevit,Alparslan Türkeş,Necmettin Erbakan,Süleyman Demirel gibi isimlerin ülkemiz için ne çok çalıştığını ve ne çok fedakârlıklar yaptığını ve ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve ışığından ayrılmadan cumhuriyeti nasıl ilelebet payidar kılmaya çalıştıklarını hepberaber gördük görmeye de devam ediyoruz.Bu bağlamda ben Edirne’deki birçok görevim esnasında Sayın Demirel’in hem başbakanlığı hem cumhurbaşkanlığı döneminde birçok ortamda Onunla beraber oldum.Sayın Demirel ‘in bir hassasiyetini anlatmak isterim sizlere. Yılda iki kez cumhurbaşkanı iken mutlaka Edirne’ye de gelirdi. Birincisi her 25 Kasım Edirne’nin Kurtuluş Bayramı’nda mutlaka Edirne’ye gelirdi. İkincisi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde gelirdi. Birgün sorarlar kendisine ‘Niye mutlaka 25 Kasımda Edirne’de oluyorsunuz,neticede Edirne küçük bir şehir ?’ Kendisi de der ki: ‘Ben sadece Edirne’ye gelmiyorum. Bir Kars’a gidiyorum Kurtuluş Bayramı’na bir de Edirne’ye gidiyorum. Niye? Çünkü her ikisi de bu ülkenin serhat şehirleri.’ Bir ülkenin cumhurbaşkanı olarak Sayın Demirel’in verdiği cevap aslında bir mesajdır. Benim doğudan batıya bütün şehirler benimdir, Türkiye Cumhuriyeti’nin sınır şehirleridir, serhat bekçisidir ve Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenliği de sonsuza kadar devam edecektir,yaşayacaktır mesajıdır bu. Anlamlı bir mesajdır. Yine şehrimizde Demirel’in ismini taşıyan yolumuz,caddemiz ve okulumuz var. 1998 senesinde Süleyman Demirel Fen Lisesi’nin temeli atılırken ben de orda çalışmış insanlardan birisiyim. O temel rahmetli Demirel in Kırkpınar Yağlı Güreşleri için gelmesiyle atılmıştır. Ben bir kez daha rahmet diliyorum ruhu şad olsun mekânı cennet olsun. Bu ülke için yaptıkları unutulmayacak bir isimdir özellikle cumhurbaşkanlığı döneminde Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanının nasıl herkese dokunduğunu herkesi kurcalayıp sardığını ve bu ülkenin yüksek menfaatleri için nasıl tarafsız davrandığını hepimiz yaşadık gördük. Ben Sayın Demirel’in 5 yıl önce cenaze törenine de katılmıştım. Mahşeri bir kalabalık vardı sevenleri tarafından. Tekrar Allah gani gani rahmet eylesin mekânı cennet olsun” dedi.
(Haber-Fotoğraf: Hatice ÖZSOY)