Artık hepimiz bir an önce eski hayatımıza dönmeyi, maskesiz ve kısıtlamasız günler yaşamayı çok istiyoruz. Uzmanlara göre bu rahatlığa ulaşmak için en hızlı yöntem aşı olmaktan geçiyor. Peki aşı olduktan ne kadar süre sonra eski güzel günlere geri döneceğiz?
Elbette her şey ışık hızıyla değişmeyecek. 2021 yılında sağlık alanında bu hızda bir teknolojiye henüz erişmiş değiliz. Hatta diğer aşılarda olduğu gibi koronavirüs aşısı da %100 bizi kurtaracaktır diyemiyoruz. Aşının bize en büyük avantajı, virüsün temas ettiği vücutlarda tutunamayacak olması. Yani aşı barınacak yeni beden bulamayınca vaka sayıları azalacak, biz de eski normal hayatımıza bir adım daha yaklaşmış olacağız.
Evet ilk adım aşı, ama sonrasında uygulayacağımız tedbirler de yine aşı kadar önemli. “Nasılsa aşı oldum artık maskesiz dolaşabilirim.” diye düşünüyorsanız sizi şimdiden uyarmak isterim, maalesef öyle bir dünya yok. Pfizer/BioNTech ve Moderna aşılarının verimlilik oranları %90’ın üzerinde. Yani aşı olan her 10 kişiden yaklaşık biri, hiç aşı olmamış gibi koronavirüse karşı korumasız olmaya devam edecek. Bu, aşı olsanız bile virüsün size bulaşabileceği anlamına geliyor.
Virüsün yayılması aşı olduktan sonra küçük bir oranda da olsa yine devam edecek. Bizim süreci hızlandırmamız ve eski hayatımıza adım adım yaklaşmamız için yapacağımız en güzel şey sosyal mesafe kurallarına ve maske takmaya devam etmek. En azıdan %10’luk tehlikeyi de tedbirlerimizle yok edelim, virüse tutunacak beden bırakmayalım. Sonrasında güzel günler göreceğiz.